Şirket tarafından rödovansçı adına ödenen teminat, yıllık ruhsat harcı, yıllık devle

Konuyu Oyla:
  • Toplam: 0 Oy - Ortalama: 0
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5


Bu konuyu Sosyal Medyada Paylaşabilirsiniz: Facebook Twitter
Şirket tarafından rödovansçı adına ödenen teminat, yıllık ruhsat harcı, yıllık devle
13.08.2016, 14:51, (Bu konu en son: 30.01.2018, 17:11 Tarihinde, Saat: {2} düzenlenmiştir. Düzenleyen: Ahmet Barlak.)
#1
Şirket tarafından rödovansçı adına ödenen teminat, yıllık ruhsat harcı, yıllık devle
T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İZMİR VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI

Mükellef Hizmetleri KDV ve Diğer Vergiler Grup Müdürlüğü

Sayı

:

B.07.1.GİB.4.35.17.01-35-02-473

30/04/2012

Konu

:

Şirket tarafından rödovansçı adına ödenen yıllık arazi kullanım, ağaçlandırma bedeli, teminat, yıllık ruhsat harcı, yıllık devlet hakkı ve diğer giderlerin gider ve indirim konusu yapılıp yapılamayaca



İlgide kayıtlı özelge talep formunda; rödovansçı adına ödenen yıllık arazi kullanım, ağaçlandırma bedeli, teminat, yıllık ruhsat harcı, çevre uyum teminat bedeli, yıllık devlet hakkı ve diğer giderlerin kurum kazancının tespitinde gider olarak dikkate alınıp alınmayacağı ile Katma Değer Vergilerinin indirim konusu yapılıp yapılamayacağı hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

KURUMLAR VERGİSİ KANUNU UYGULAMASI YÖNÜNDEN :

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 6 ncı maddesinde kurumlar vergisinin mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safi kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı, safi kurum kazancının tespitinde, Gelir Vergisi Kanununun ticari kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmış olup, safi kurum kazancının tespitinde Kurumlar Vergisi Kanununun 8 inci maddesi ile Gelir Vergisi Kanununun 40 ıncı maddesindeki giderler, hasılattan indirim konusu yapılmaktadır.

Gelir Vergisi Kanununun 40 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (6) numaralı bendinde işletme ile ilgili olmak şartıyla; bina, arazi, gider, istihlak, damga, belediye vergileri, harçlar ve kaydiyeler gibi ayni vergi resim ve harçların ticari kazancın tespitinde gider olarak indirim konusu yapılabileceği belirtilmiştir.

Yine aynı Kanununun 40 ıncı maddesinin birinci fıkrasında, ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılangenel giderlerin, ticari kazancın tespitinde gider olarak indirilebileceği hüküm altına alınmış olup, bu kapsamda indirilebilecek giderler, işletme ile ilgili olan ve kazancın elde edilmesi ve idamesi için yapılan giderlerdir.

Diğer taraftan, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 227 nci maddesinde, bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça bu Kanuna göre tutulan ve üçüncü şahıslarla olan münasebet ve muamelelere ait olan kayıtların tevsikinin mecburi olduğu; 229 uncu maddesinde, faturanın, satılan emtia veya yapılan iş karşılığında müşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapan tüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesika olduğu; 230 uncu maddesinin birinci fıkrasının (3) numaralı bendinde de, faturaya müşterinin adı, ticaret ünvanı, adresi varsa vergi dairesi ve hesap numarasının yazılmasının mecburi olduğu hükme bağlanmıştır.

Anılan maddelerdeki müşteri tanımından, malı satın alan veya kendisine iş yapılan gerçek kişi veya tüzel kişi anlaşılmalıdır. Faturanın düzenlenmesinde fatura bedelinin kimin tarafından ödendiği hususu önemli olmayıp, fatura malı satın alan veya kendisine iş yapılan gerçek kişi veya tüzel kişi adına düzenlenmelidir.

Ayrıca, ticari kazancın tespitinde dikkate alınacak giderlerin indirim konusu yapılabilmesi için giderlerin tevsike esas belgelerle belgelendirilmesi ve bu belgelerin mükellef adına düzenlenmesi gerekmektedir.

Aynı Kanunun “Mükellef ve Vergi Sorumlusu” başlıklı 8 inci maddesinin üçüncü fıkrasında, “Vergi kanunlarıyla kabul edilen haller müstesna olmak üzere, mükellefiyete veya vergi sorumluluğuna müteallik özel mukaveleler vergi dairelerini bağlamaz.” hükmüne yer verilmiştir.

Bu hüküm ve açıklamalara göre, adı geçen şirket tarafından rödovansçı adına ödenen yıllık arazi kullanım, ağaçlandırma bedeli, teminat, yıllık ruhsat harcı, çevre uyum teminat bedeli, yıllık devlet hakkı ve diğer giderlerin kurum kazancının tespitinde gider olarak dikkate alınması mümkün bulunmamaktadır.

KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU UYGULAMASI YÖNÜNDEN :

3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 29/1 inci maddesinde, mükelleflerin yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan KDV den bu Kanunda aksine hüküm olmadıkça, faaliyetlerine ilişkin olarak kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen KDV nin indirilebileceği,

30/d maddesinde, Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunlarına göre kazancın tespitinde indirimi kabul edilmeyen giderler dolayısıyla ödenen KDV nin indirim konusu yapılamayacağı,

hüküm altına alınmıştır.

Buna göre, Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunlarına göre adı geçen şirket tarafından rödovansçı adına ödenen yıllık arazi kullanım, ağaçlandırma bedeli, teminat, yıllık ruhsat harcı, çevre uyum teminat bedeli, yıllık devlet hakkı ve diğer giderlerin kurum kazancının tespitinde gider olarak dikkate alınması mümkün bulunmadığından, söz konusu giderlere ilişkin olarak ödenen KDV nin indirim konusu yapılması mümkün bulunmamaktadır.

Bilgi edinilmesini rica ederim.
30.01.2018, 17:01, (Bu konu en son: 30.01.2018, 17:20 Tarihinde, Saat: {2} düzenlenmiştir. Düzenleyen: Ahmet Barlak.)
#2
RE: Şirket tarafından rödovansçı adına ödenen teminat, yıllık ruhsat harcı, yıllık devle
27575268-105[316-2013-327]-398
Tarih:
17/04/2014

T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

ANKARA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI

(Mükellef Hizmetleri Usul Grup Müdürlüğü)







Sayı

:

27575268-105[316-2013-327]-398

17/04/2014

Konu

:

Madenlerde amortisman hk.





İlgi özelge talep formunuz ve eklerinin incelenmesinden; ruhsatı ... ait olan ... kömür sahasından ... üzere belli bir süre ile rödövans karşılığı kömür üretim hakkı verilmesine dair sözleşme uyarınca kömür üretim hakkı alındığından bahisle söz konusu maden ocağında uygulanacak amortisman oranı hususunda görüş talep edildiği anlaşılmıştır.

213 sayılı Vergi Usul Kanununun 316'ncı maddesinde, "İşletme sebebiyle içindeki cevherin azalmasından dolayı maddi değerini kaybeden madenlerin ve taş ocaklarının imtiyaz veya maliyet bedelleri, ilgililerin müracaatları üzerine bunların büyüklük ve mahiyetleri göz önünde tutulmak ve her maden veya taş ocağı için ayrı ayrı olmak üzere Maliye ve Sanayi Bakanlıklarınca belli edilecek nispetler üzerinden yok edilir." hükmü yer almaktadır.

Buna göre, Kanunun yukarıda yer verilen 316'ncı maddesi maden arama veya işletme ruhsatına sahip mükelleflerce katlanılan maliyet veya imtiyaz bedellerinin amortismanına ilişkin hükümleri düzenlemektedir. Maden arama ve işletme faaliyetlerinin rödövans sözleşmesine dayanması halinde ise maliyet ve imtiyaz bedellerinden söz edilemeyecek olup anılan madde hükmünün uygulanması mümkün bulunmamaktadır.

Diğer taraftan, Kanunun 275'inci maddesine göre imal edilen emtianın maliyet bedeli; mamulün vücuda getirilmesinde sarfolunan iptidai ve ham maddelerin bedeli, mamule isabet eden işçilik, genel imal giderlerinden mamule düşen hisse, genel idare giderlerinden mamule düşen hisse ile ambalajlı olarak piyasaya arzedilmesi zaruri olan mamullerde ambalaj malzemesinin bedelini ihtiva etmektedir.

Yukarıda yer verilen kanun hükmü ve açıklamalar çerçevesinde, rödövans sözleşmesi uyarınca ödenen kira bedelinin genel üretim maliyeti olarak kabul edilmesi ve imal edilen emtianın maliyet bedelinin hesabında genel üretim giderlerinden mamule düşen hissenin dikkate alınması gerekmektedir. Aynı şekilde, Maden Kanunu hükümleri doğrultusunda hak sahibi adına alınan ruhsatlara ilişkin olarak rödövansçı tarafından ödenen giderler ile madenin arama ve işletilmesine ilişkin olarak yapılan giderlerin de genel üretim giderleri kapsamında değerlendirilmesi icap etmektedir.

Rödövansçı tarafından ödenen devlet hakkının ise Gelir Vergisi Kanununun 40'ıncı ve Kurumlar Vergisi Kanununun 6'ncı maddesi uyarınca gider yazılması mümkün bulunmaktadır.

Rödövansçı tarafından faaliyetin icrası için iktisap edilen ve şirketin aktifinde yer alan amortismana tabi iktisadi kıymetlerin, Vergi Usul Kanununun 315'inci maddesinin verdiği yetkiye istinaden yayımlanan 339, 365, 389, 399, 406 ve 418 sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğleri ile değişik 333 sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği ekinde yer alan listede belirlenmiş bulunan faydalı ömür ve amortisman oranlarına göre itfa edilmesi gerektiği tabiidir.

Bilgi edinilmesini rica ederim.





(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.

(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.

(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.


Konu ile Alakalı Benzer Konular
Konular Yazar Yorumlar Okunma Son Yorum
  EĞİTİM HARCAMALARININ YILLIK GELİR VERGİSİNDEN DÜŞ Muradiye Karabulut 6 28,361 12.10.2023, 15:59
Son Yorum: Ahmet Barlak
  İNTERNET FENOMENLERİNE REKLAM İÇİN ÖDENEN PARALARIN BELGELENDİRİLMESİ Ahmet Barlak 0 512 25.09.2023, 17:34
Son Yorum: Ahmet Barlak
  şirket aktifine kayıtlı hurda araç satışı kdv oranı Ahmet Barlak 0 2,089 21.01.2022, 10:39
Son Yorum: Ahmet Barlak
  İŞVEREN TARAFINDAN İŞÇİ ADINA ÖDENEN KAZA SİGORTASI PRİMİNİN GİDERLEŞTİRİLMESİ Ahmet Barlak 2 14,354 19.01.2021, 18:34
Son Yorum: Ahmet Barlak
  MUHTELİF MÜŞTERİLER ADINA DÜZENLENEN FATURLARIN BABS DE GÖSTERİMİ Muradiye Karabulut 4 23,207 29.07.2019, 11:30
Son Yorum: Ahmet Barlak

Hızlı Menü:


Şu anda bu konuyu okuyanlar: 1 Ziyaretçi