GAYRİ MENKUL SATIŞLARININ VERGİ KANUNLARI KARŞISINDAKİ DURUMU

Konuyu Oyla:
  • Toplam: 0 Oy - Ortalama: 0
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5


Bu konuyu Sosyal Medyada Paylaşabilirsiniz: Facebook Twitter
GAYRİ MENKUL SATIŞLARININ VERGİ KANUNLARI KARŞISINDAKİ DURUMU
01.05.2015, 11:09,
#1
GAYRİ MENKUL SATIŞLARININ VERGİ KANUNLARI KARŞISINDAKİ DURUMU
[Resim: 11bcb.jpg]


SMMM YILDIRIM ERCAN
05.02.2018, 10:21,
#2
RE: GAYRİ MENKUL SATIŞLARININ VERGİ KANUNLARI KARŞISINDAKİ DURUMU
Kurumların Aktifinde Kayıtlı Taşınmazların Tesliminde KDV İstisnasının Uygulanması

Yazar: Nuri DEĞER*
Yaklaşım / Aralık 2016 / Sayı: 288


I- GİRİŞ
Kurumların aktifinde kayıtlı taşınmazların tesliminde 3065 sayılı Katma Değer Vergisi(KDV) Kanunu yönünden istisna uygulamasının şartları 17/4-r maddesinde düzenlenmiştir.
Madde uygulamasının şartları aşağıda belirtilmiştir.
II- İSTİSNA UYGULAMASININ ŞARTLARI
3065 sayılı Kanun’un (17/4-r) maddesi uyarınca, kurumların aktifinde veya belediyeler ile il özel idarelerinin mülkiyetinde, en az iki tam yıl süreyle bulunan iştirak hisseleri ile taşınmazların satışı suretiyle gerçekleşen devir ve teslimler ile bankalara borçlu olanların ve kefillerinin borçlarına karşılık taşınmaz ve iştirak hisselerinin (müzayede mahallerinde yapılan satışlar dâhil) bankalara devir ve teslimleri KDV’den müstesna olup, istisna kapsamındaki kıymetlerin ticaretini yapan kurumların, bu amaçla aktiflerinde bulundurdukları taşınmaz ve iştirak hisselerinin teslimleri ise istisna kapsamı dışındadır.
Yukarıda yer alan madde hükmü uyarınca istisnadan yararlanabilmek için aranan ve aşağıda belirtilen şartların tamamı topluca bir arada bulunulmalıdır.
Konuya ilişkin açıklamalara, KDV Genel Uygulama Genel Tebliği’nin “II/F-4.16.1. Taşınmaz Satışlarında İstisna Uygulaması” başlıklı ve 60 no.lu KDV Sirkülerinin “3.4. İki Tam Yıl Süreyle Sahip Olunan Taşınmazların Satışı” bölümlerinde yer verilmiştir.
A- İSTİSNADAN KURUMLAR YARARLANIR
İstisnadan yararlanabilmesi için satışı yapacak kuruluşun kurumlar vergisi mükellefi olması gerekir. Bu konuda herhangi bir tereddüt bulunmamaktadır.
İstisnadan yararlanacak kurumun tam veya dar mükellefi olması önemli değildir.
1- Gelir Vergisi(GV) Mükellefleri İstisnadan Yararlanamaz
İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı’nın Özelgesi’nde,
“GV mükellefi olduğunuzdan diğer bir ifade ile KV mükellefi olmadığınızdan işletmenizin aktifinde bulunan üretim binalarının satışı Kanun’un 17/4-r maddesinde yer alan istisna hükmünde değerlendirilemeyecek olup, genel hükümler çerçevesinde % 18 oranında KDV’ye tabi olacaktır.”(1) denilmektedir.
20 yıl önce kolektif şirket tarafından satın alınan bir gayrimenkulün (işyeri) satışının KDV’ye tabi olup olmadığı hususunda İzmir Vergi Dairesi Başkanlığı’nın Özelgesi’nde;
“Vergi mevzuatı yönünden kurum ibaresi KV mükellefleri için kullanıldığından, bahse konu istisna Kurumlar Vergisi(KV) Kanunu’na göre KV mükellefleri ve Belediyeler ile İl Özel İdarelerine yönelik olup, Türk Ticaret Kanunu hükümleri çerçevesinde, ticari şirket olan ancak KV Kanunu’na göre KV mükellefi olmayan kolektif şirketinizin aktifinde kayıtlı gayrimenkul satışının, KDV Kanunu’nun 17/4-r maddesi kapsamında vergiden istisna tutulması mümkün bulunmadığından, bahse konu satış işleminin Kanun’un genel esasları kapsamında KDV’ye tabi tutulması gerekmektedir.”(2) denilmektedir.
Ülke ihracatının geliştirilmesi amacıyla faaliyette bulunan ve 5910 sayılı Kanun ile kurulan birlik tarafından kullanılan hizmet binasının 5 ve 6. katların kapalı zarf usulü ile satışının KDV’ye tabi olup olmadığı konusunda GİB 2.3.2012 tarih ve GİB.4.07.16.02 KDV ÖZG.2011.188-151 ve sayılı Özelge’de aşağıdaki idari görüşünü açıklamıştır.
“Birliğiniz mülkiyetinde bulunan taşınmazların satışı ticari bir nitelik arz etmediğinden prensip olarak verginin konusuna girmemektedir. Ancak satış işleminin müzayede yoluyla yapılması halinde gayrimenkul satışınız Kanun’un 1/3-d maddesine göre KDV’ye tabi tutulacaktır.
Diğer taraftan, Kanun’un 17/4-r maddesinde bahsi geçen “kurum” ibaresi, 5520 sayılı KVK’nın 1. maddesinde sayılan KV mükelleflerini ifade etmektedir. Bu itibarla, Birliğinizin hizmet binası olarak kullandığı taşınmazların müzayede yoluyla satışında, satışa konu taşınmazlar 2 yıldan fazla süredir Birliğiniz mülkiyetinde bulunsa dahi Kanun’un 17/4-r maddesi kapsamında istisna uygulanması mümkün bulunmamaktadır.”(3)
Gelir Vergisi(GV) mükelleflerinin aktifinde kayıtlı bulunan gayrimenkullerin ortağı bulunduğu ... Şti.’ne satışının KDV karşısındaki durumu hakkında Batman Defterdarlığı’nın Özelgesi’nde,
“KV mükelleflerinin en az iki tam yıl (730 gün) süreyle aktiflerinde bulundurdukları taşınmazların teslimi KDV’den müstesna olup, gerçek usulde GV mükellefi olmanız nedeniyle iki tam yıl süreden fazla işletmenizde kayıtlı olsa dahi KDV Kanunu’nun 17/4-r maddesinde düzenlenen istisnadan faydalanmanız mümkün bulunmamaktadır.
Bu itibarla, söz konusu gayrimenkullerin ortağı bulunduğunuz (...) Şti.’ne teslimi genel hükümler çerçevesinde KDV’ye tabi tutulacaktır.”(4)denilmektedir.
İzmir Vergi Dairesi Başkanlığı bir Özelge’de, “en az iki tam yıl süreyle kooperatifin aktifinde yer alan arsa satışının KDV’den istisna olacağını”(5) belirtmiştir.
2- Belediye ve İl Özel İdarenin Durumu
KDV Genel Uygulama Genel Tebliği’nin “II/F-4.16.1. Taşınmaz Satışlarında İstisna Uygulaması” başlıklı bölümünde,
“Belediyeler ve il özel idarelerinin mülkiyetlerinde bulunan taşınmazların, iktisadi bir işletme oluşturmayacak, bir başka deyişle, bu kıymetlerin ticaretini yapma kapsamında değerlendirilmeyecek şekilde satışı, verginin konusuna girmemektedir.
Söz konusu taşınmazların açık arttırma suretiyle satışı ise bu satışın ticari kapsamda yapılıp yapılmadığına bakılmaksızın KDV’ye tabidir.
Ancak, bu durumda satışa konu taşınmazların (arsa, arazi, bina) belediyeler ile il özel idarelerinin mülkiyetinde asgari iki tam yıl (730 gün) bulunmuş olması kaydıyla satış işlemi KDV’den istisnadır. Aksi takdirde genel hükümler çerçevesinde KDV hesaplanır.
Belediyeler ve il özel idarelerinin mülkiyetinde bulunan taşınmazların ticari bir organizasyon çerçevesinde ve devamlılık arz edecek şekilde satışı, genel hükümler gereğince KDV’ye tabidir. Dolayısıyla satışa konu gayrimenkuller iki tam yıldan fazla süredir belediyeler ve il özel idarelerinin mülkiyetinde bulunsa dahi ticari bir organizasyon çerçevesinde ve devamlılık arz edecek şekilde yapılan bu satışlarda, KDV istisnası uygulanmaz.” denilmektedir.
Başka bir deyişle belediyeler ve il özel idaresi adına kayıtlı bulunan taşınmazların devamlılık arz edecek şekilde satışı ticari faaliyet sayılacağından bu faaliyetler nedeniyle belediye ve il özel idaresine bağlı iktisadi işletme oluşacaktır. Bu iktisadi işletmeler tarafından yapılacak satışlar, Kanun’un 17/4-r maddesindeki istisna hükmü kapsamında değerlendirilmeyeceğinden genel hükümler çerçevesinde KDV’ye tabi olacaktır.
Öte yanda dernek ve vakıflara ait taşınmaz mal satışları da istisnadan yararlanmamaktadır.
B- İSTİSNADAN TAŞINMAZLAR YARARLANIR
İstisnadan sadece gayrimenkul teslimlerinde ve gayrimenkulle birlikte tek fiyatla satılan eklentiler yararlanılır. İşletme aktifinde kayıtlı amortismana tabi iktisadi kıymetlerin tamamının yararlanması söz konusu değildir.
3065 sayılı Kanun’un (17/4-r) maddesindeki istisnaya konu olan taşınmazlar, Türk Medenî Kanunu’nun 704. maddesinde; arsa, arazi, tapu siciline ayrı sayfada kaydedilen bağımsız ve sürekli haklar ve kat mülkiyeti kütüğüne kayıtlı bağımsız bölümler olarak sayılmıştır.
Türk Medeni Kanunu’nda “Taşınmaz” olarak tanımlanan ve esas niteliği bakımından bir yerden başka bir yere taşınması mümkün olmayan, dolayısıyla yerinde sabit olan mallardır.
Bu kapsamda işletme aktifinde kayıtlı taşıt, eklenti olarak kabul edilen demirbaş ve teçhizatın satılması halinde söz konusu istisnadan yararlanılması mümkün değildir.
C- TAŞINMAZ KURUMUN AKTİFİNDE KAYITLI OLMALIDIR
Taşınmaz kurumun mülkiyetinde olmakla birlikte aktifinde kayıtlı değilse, tesliminde istisnadan yararlanamaz.
KDV Genel Uygulama Genel Tebliği’nin “II/F-4.16.1. Taşınmaz Satışlarında İstisna Uygulaması” başlıklı bölümünde aşağıdaki açıklamaya yer verilmiştir.
“Satışa konu edilecek taşınmazlar (arsa, arazi, bina) ile iştirak hisselerinin satışında istisna uygulanabilmesi için kurumların aktiflerinde, belediyeler ile il özel idarelerinin mülkiyetinde asgari 2 tam yıl (730 gün) kayıtlı bulunmuş olması gerekmektedir.”
Örneğin, 28.10.2003 ve 18.05.2005 tarihlerinde satın alınarak aynı tarihlerde tapuda tescil edilen ancak 01.01.2012 tarihinde aktife kaydedilen üç adet tarla vasıflı taşınmazın satılması halinde elde edilecek satış kazancı dolayısıyla 5520 sayılı KVK’nın 5. maddesinin birinci fıkrasının (e) bendinde yer alan istisnadan yararlanıp yararlanamayacağı hususunda Tekirdağ Vergi Dairesi Başkanlığı’nın Özelgesi’nde, “Fiilen kullanılmakta olunsa bile aktife alınmamış gayrimenkullerin satışından doğan kazancın, KV’den müstesna tutulması mümkün değildir. Aktife alınma, Kanun maddesinin uygulamasında şekli bir şart olmayıp, asli bir şart olarak aranılmaktadır. Diğer taraftan, satışa konu edilen gayrimenkulün aktife alındığı tarihten itibaren şirket aktifinde iki tam yıl süreyle yer alması gerekmektedir.”(6) denilmektedir.
D- TAŞINMAZ EN AZ 2 TAM YIL SÜREYLE TAPUDA KURUM ADINA TESCİL EDİLMİŞ OLMASI VEYA MÜLKİYETİN YAPI RUHSATI, VERGİ DAİRESİ TESPİTİ VEYA RESMİ KURUM KAYITLARI İLE TEVSİK EDİLMELİ
Gayrimenkul şirket aktifinde en az iki tam yıldan (iki tam yıl deyimi iki tam takvim yılını değil 730 gün olarak anlaşılmalıdır) beri kayıtlı ve şirket gayrimenkul ticareti ile uğraşmıyorsa, KDV istisnasından yararlanabilir.
1- Finansal Kiralama Yoluyla Edinilen Taşınmazlarda 2 Yıllık Sürenin Hesabı
60 No.lu KDV Sirkülerinin “3.4.” ve KDV Genel Uygulama Tebliği’nin “II/F-4.16.1” bölümlerinde yer alan açıklamaya göre, finansal kiralamaya konu taşınmazların mülkiyetinin, sözleşme süresi sonunda kiracı şirket tarafından iktisap edilmesinin öngörülmüş olması halinde, bu taşınmazın kiracı şirket tarafından satışında Kanun’un 17/4-r maddesindeki kurumların aktifinde iki tam yıl süreyle bulunma koşulunun gerçekleşmesinde taşınmazın kiracı şirket tarafından iktisap edildiği tarih esas alınacaktır.
2005 yılında finansal kiralamaya konu edilen arsa, finansal kiralama süresi sonunda şirketin mülkiyetine geçerek aktife kaydolacağından ve şirket adına tapuda tescil işlemi 2010 yılında yapıldığından, 2010 yılındaki tescil tarihinden itibaren en az iki tam yılı geçmeden satılması halinde, 3065 sayılı Kanun’un (17/4-r) maddesindeki istisna hükmünden yararlanılması mümkün değildir.
İki tam yılın hesabında sürenin başlangıcı olarak taşınmazın tapuda kurum adına tescil edildiği veya fiilen kullanmakta olduğu tarih esas alınmaktadır.
2- Tapu Tescili Yapılamayan Gayrimenkul Teslimi
İzmir Vergi Dairesi Başkanlığı’nın Özelgesi’nde, “Söz konusu taşınmazın 15.03.2004 tarihli Parsel Tahsis Belgesi ile kullanım hakkına sahip olan adı geçen şirketin gerekli şartları yerine getirmediği müddetçe satılması mümkün olmadığından ve iki yıldan fazla süredir şirketin aktifinde kayıtlı olsa dahi henüz şirket adına tapu tescil işlemi yapılmadığından söz konusu gayrimenkulün satışından doğan kazançtan dolayı 3065 sayılı Kanun’un 17/4-r maddesi kapsamında vergiden istisna edilmesi mümkün bulunmamaktadır.”(7) denilmektedir.
Firmanın 2002 yılında Adana Organize Sanayi Bölgesi(OSB)’nde müteşebbis heyetinin düzenlemiş olduğu tahsis belgesine sahip arsayı şahıstan satın aldığı, bu arsanın üzerinde devam eden fabrika inşaatı ile birlikte 2008 yılında satılmasının söz konusu olduğu, söz konusu arsanın gayrimenkul olarak kurumu adına tapu siciline kayıtlı olmadığı, ancak devam etmekte olan fabrika inşaatınızla ilgili olarak yapı inşaat ruhsatının mevcut olduğu, arsa ile devam eden inşaatın toplam değerinin bilançonuz aktifinde kayıtlı olduğu, söz konusu arsayı ve üzerindeki tamamlanmamış inşaatı 2008 yılında OSB müteşebbis heyeti tahsis belgesi ile başka bir kuruma satışında KDV’nin doğup doğmayacağı konusunda Adana Vergi Dairesi Başkanlığı’nın Özelgesi’nde “KDV Kanunu’nun 17/4-k maddesi uyarınca OSB ile küçük sanayi sitelerinin kurulması amacıyla oluşturulan iktisadi işletmelerin arsa ve işyeri teslimleri ve söz konusu maddeye 5281 sayılı Kanun’un 33. maddesi ile eklenen ® bendi hükmünce de kurumların en az iki tam yıl süreyle aktiflerinde yer alan iştirak hisseleri ile gayrimenkullerinin satışı suretiyle gerçekleşecek devir ve teslimler KDV’den istisna edilmiştir.
Bu itibarla, dilekçenizin tetkikinden; tapu tahsis belgesi ile kullanım hakkına sahip olduğunuz söz konusu taşınmaz, iki yıldan fazla süredir şirketiniz aktifinde kayıtlı olsa dahi henüz şirketiniz adına tapu tescili yapılmadığından tahsis belgesine dayanılarak satılması durumunda bir taşınmaz satışından bahsedilemeyeceğinden, söz konusu satışın KDV Kanunu’nun 17/4-r maddesi kapsamında vergiden istisna edilmesi mümkün bulunmamaktadır. Tapu tescil işlemleri gerçekleştirilmeden veya gerçekleştirilmesine rağmen diğer şartlar oluşmadan yapılacak söz konusu satış işlemi Kanun’un genel hükümleri çerçevesinde % 18 oranında KDV’ye tabi tutulması gerekir.”(8) denilmektedir.
3- Mülkiyetin Yapı Ruhsatı, Vergi Dairesi Tespiti veya Resmi Kurum Kayıtlarından Birisi İle Tevsik Edilmeli
27.11.2004 tarihinde satın alınarak aktife kaydedilen arsa üzerine 26.07.2005 tarihinde başlanan fabrika üretim yeri inşaatının 15.12.2006 tarihinde bitirilerek aynı tarih itibariyle kullanılmaya başlandığının vergi dairesince düzenlenen 19.01.2007 tarih ve 20070113/57 sayılı yoklama fişi ile tespit edilmiştir. Binanın cins tahsisi 28.08.2009 tarihinde yapılmıştır. Söz konusu gayrimenkulün satılması halinde satışın KDV Kanunu’nun 17/4-r maddesinde yer alan istisnadan faydalanılıp faydalanılamayacağı hususunda Bursa Vergi Dairesi Başkanlığı Özelgesi’nde; “şirketinizce 24.11.2004 tarihli tapu senedine istinaden aktife alınan (…) Bursa adresinde bulunan arsa üzerine inşa edilen fabrika binanızın, (...) Vergi Dairesi Müdürlüğünce düzenlenen (...) tarih ve (...) sayılı yoklama fişi ile 15.12.2006 tarihinden itibaren fiilen merkez işyeri olarak kullanılmasına başlanıldığının tespit edildiği anlaşıldığından, söz konusu taşınmazın iki tam yıl süre ile aktifinizde kayıtlı olması ve iki tam yıl sürenin dolduğu 15.12.2008 tarihinden sonra satılması halinde satıştan doğan kazanç nedeniyle şirketinizin KVK’nın 5/1-e maddesi ile KDV Kanunu’nun 17/4-r maddesinde belirtilen istisnalardan faydalanması mümkün bulunmaktadır.”(9) demiştir.
Kooperatif tarafından 16.12.2009 tarihinde ihale ile taksitler halinde satın alınan ve ihale bedelinin tamamen ödendiği 30.11.2011 tarihinde tapuda tescil edilecek arsanın daha sonra yapılacak sözleşme ile müteahhide kat karşılığı teslim edilmesi halinde, KDV Kanunu’nun 17/4-r bendindeki 2 tam yıl (730 gün) sürenin başlangıç tarihinin ihalenin kooperatif adına kesinleştiği tarih mi yoksa tapuda tescil edildiği tarih mi olduğu, söz konusu sürenin bitiş tarihinin ise yapılan sözleşmeye istinaden müteahhidin inşaata başladığı tarih mi yoksa müteahhit adına tapuda tescil edileceği tarih mi olduğu hususunda istenilen görüşe ilişkin olarak Gelir İdaresi Başkanlığı’nın Özelgesi’nde, “Kurumların aktiflerinde veya belediyeler ile il özel idarelerinin mülkiyetinde bulunan ancak çeşitli nedenlerle tapuya tescilin geç yapıldığı durumlarda fiilen iki yıldan fazla süreyle sahip olunduğu yapı ruhsatı, vergi dairesi tespiti veya resmi kurum kayıtlarından birisi ile tevsik edilen gayrimenkullerin tesliminde Kanun’un 17/4-r maddesinde yer alan istisnanın uygulanması mümkün bulunmaktadır.
Buna göre, söz konusu arsaların kooperatifinizin aktifinde kayıtlı bulunması ile ilgili 2 tam yıl sürenin başlangıç tarihi olarak ihalenin kesinleştiği tarihin (16.12.2009) dikkate alınması gerekmektedir.”(10) denilmektedir.
4- Arsa Üzerinde Bina İnşa Edilmesi
Arsa üzerinde inşa edilen ve aktife kaydedilen binanın kurum adına tapuya tescil edilerek satılması halinde, söz konusu satış işlemi binanın kurum aktifinde iki tam yıl kayıtlı olması koşuluyla KDV Kanunu’nun 17/4-r maddesine göre KDV’den istisna tutulacaktır.
Öte yandan, satılan binanın iki tam yıl aktifte bulundurulma süresinin başlangıç tarihi olarak, inşaatın tamamlandığı ve bina olarak kullanılmaya başlandığı tarih esas alınacaktır.
Konuya ilişkin olarak KDV Genel Uygulama Genel Tebliği’nin “II/F-4.16.1.” bölümünde;
Örneğin, bilgisayar parçalarının alım-satım faaliyeti ile iştigal eden (A) firması, İzmir’de 2006/Temmuz ayında bir arsa satın almıştır.
Söz konusu arsa üzerinde 2007/Haziran ayında ofis ve depodan oluşan tek binanın inşaatına başlamış, 2011/Kasım ayında yapı kullanma izin belgesini almış, 14.12.2011 tarihinde tapuda cins tashihi yapılmıştır.
Tapuda cins tashihi yapılan binanın satış işleminin 3065 sayılı Kanun’un (17/4-r) maddesi kapsamında KDV’den istisna tutulabilmesi için söz konusu binanın kurum adına tapuya tescil edilmiş olması yanında, en az iki tam yıl şirket aktifine kayıtlı olması gerekmekte olup, aktifte kayıtlı bulundurma süresinin başlangıç tarihi olarak da bütün bölümleri ile birlikte inşaatın tamamlanıp bina olarak aktife alındığı tarihin (14.12.2011) esas alınması gerekmektedir, açıklamasına yer verilmiştir.
5- Takas Halinde Sürenin Hesaplanması
Örneğin, şirketinin 15.10.2003 tarihinde satın almış olduğu 5.000 m2’lik arsanın L Belediyesince kamulaştırılması işlemi sonucu söz konusu arsa yerine 13.04.2009 tarihinde verilen 3.000 m2’lik başka bir arsa şirket tarafından satılacaktır.
Satışı yapılacak 3.000 m2’lik arsanın satışında 17/4-r maddesindeki istisnadan yararlanılabilmesi için gereken “en az iki tam yıl süreyle aktifte bulunma”şartının tespitinde, kamulaştırılan taşınmazın iktisap tarihi esas alınacaktır.
6- Arsanın Tevhit Edilmesi (Tek Tapuya Dönüştürülmesi) Suretiyle Satışı
KDV Genel Uygulama Tebliği’nde yer alan açıklamalara göre, taşınmazlar üzerinde tevhit yoluyla yapılan değişiklikler sonrasında yeni oluşan birimin tapuya tescil edilmesi ve daha sonra elden çıkarılmasında 3065 sayılı Kanun’un (17/4-r) maddesinde düzenlenen istisnanın uygulanması bakımından tevhit tarihinin esas alınması gerekmektedir. Ancak her iki taşınmazın da tevhit öncesi iktisap tarihleri ispat edilebiliyorsa ve satış bedeli ayrıştırılabiliyorsa, iktisap tarihlerinin ayrı ayrı dikkate alınması ve bu suretle iki yıllık sürenin hesaplanması mümkündür.
7- Şahıs Şirketlerinin Nev’i Değiştirerek Sermaye Şirketine Dönüşmesi
Örneğin kolektif şirketin limited şirkete dönüşmesi halinde, iki tam yıllık sürenin hesabında, taşınmazların limited şirkete dönüşen kolektif şirketin bilançosunun aktifine kaydedildiği tarihin başlangıç tarihi olarak dikkate alınması gerekmektedir.
E- İSTİSNA KAPSAMINDAKİ MALLARIN TİCARETİ İLE UĞRAŞILMAMASI
KDV Genel Uygulama Genel Tebliği’nin “II/F-4.16.1. Taşınmaz Satışlarında İstisna Uygulaması” başlıklı bölümünde;
“İstisna kapsamındaki kıymetlerin ticaretini yapan (taşınmazların mutat olarak alım satımının yapılması veya kiraya verilmesi) kurumların, bu amaçla aktiflerinde bulundurdukları taşınmazların tesliminde istisna hükmü uygulanmaz.
İki tam yıl süreyle kurumların aktifinde, belediyeler ile il özel idarelerinin mülkiyetinde bulunan taşınmazların yukarıdaki açıklamalar çerçevesinde satışı KDV Kanunu’nun 17/4-r maddesi kapsamında KDV’den müstesnadır. Ancak, bu kapsamdaki kıymetlerin ticaretini yapan kurumlar, bu amaçla aktiflerinde bulundurdukları taşınmazlar için bu istisnadan faydalanamayacaklardır.”
Örnek-1: Gayrimenkul kiralaması faaliyeti ile iştigal eden (M) Ltd. Şti. aktifinde iki tam yıl süre ile bulunan taşınmazı satışa çıkarmıştır.
Söz konusu satış işlemi şirket faaliyetlerinin yürütülmesine tahsis edilmiş bir taşınmaz olması kaydıyla 3065 sayılı Kanun’un (17/4-r) maddesi kapsamında KDV’den istisnadır. Ancak taşınmazın şirket faaliyetlerinin yürütülmesine tahsis edilmiş bir taşınmaz olmayıp şirketin faaliyet konusu olan kiralamalarda kullanılan taşınmazlardan olması halinde, taşınmazın satışı genel hükümler çerçevesinde KDV’ye tabidir.” denilmektedir.
Gayrimenkul ticareti uğraşılmaması şartı uygulamada en fazla sorun yaratan ve istisnanın uygulanmasını zorlaştıran bir konudur. Gayrimenkul ticareti ile uğraşılmaması şartının kapsamı İdare tarafından belirtilmemiştir.
Kayseri Vergi Dairesi Başkanlığı’nın 05.09.2011 tarih ve GİB.4.38.15.01-KV-20-185-102 sayılı Özelgesi’nde,
“…. şirketiniz her ne kadar taşınmaz ticaretini fiilen yapmasa da, şirketin ana sözleşmesinde iştigal konuları arasında taşınmaz ticareti bulunması dolayısıyla, bilançoda duran varlıklar arasında kayıtlı olan ve 13.09.2004 tarihinde tescil edilen taşınmazın satışından elde edilen kazancın 5520 sayılı KVK’nın 5. maddesinin birinci fıkrasının (e) bendinde yer alan istisnadan faydalanması mümkün bulunmamaktadır.”
“… ana sözleşmesindeki faaliyet konuları arasında taşınmaz mal alım-satımı bulunan mükelleflerin envanterine kayıtlı olan taşınmaz satışlarının (iki yıl aktiflerinde yer alsa dahi) KDV Kanunu’nun 17/4-r maddesinde düzenlenen istisnadan yararlanması mümkün bulunmamaktadır.”(11) denilmektedir.
İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı’nın Özelgesi’nde,
“… ana faaliyet konuları arasında inşaat, taşınmaz alım satımı gibi taşınmaz ticareti yapılacağına ilişkin bir hüküm bulunan veya fiilen taşınmaz ticareti faaliyetinde bulunan şirketlerin anılan istisnadan faydalanması mümkün değildir. Bu hüküm ve açıklamalar göre, arsaların satışının yapıldığı tarihte şirketinizin ana sözleşmesinde yer alan faaliyet konuları arasında taşınmaz ticareti bulunduğundan, bilançoda duran varlıklar arasında kayıtlı olan ve 1994-2003 yılları arasında tescil edilen taşınmazların satışından elde edilen kazancın, 5520 sayılı KVK’nın 5/1-e maddesinde yer alan istisnadan faydalanması mümkün bulunmamaktadır.”(12) denilmektedir.
Erzurum Vergi Dairesi Başkanlığı’nın Özelgesi’nde,
“İstisna uygulaması esas itibarıyla bütün kurumlar için geçerlidir. Ancak, faaliyet konusu menkul kıymet veya taşınmaz ticareti ve kiralanması olan kurumların bu amaçla iktisap ettikleri ve ellerinde tuttukları kıymetlerin satışından elde ettikleri kazançlar için istisnadan yararlanmaları mümkün değildir.
Satışa konu edilen kıymetlerin iki tam yıl kurum aktifinde kayıtlı olması da durumu değiştirmeyecektir. Aynı durum, satmak üzere taşınmaz inşaatı ile uğraşan mükellefler açısından da geçerlidir. Ancak, taşınmaz ticareti ile uğraşan mükelleflerin faaliyetlerinin yürütülmesine tahsis ettikleri taşınmazların satışından elde ettikleri kazançlara istisna uygulanabilecek; taşınmaz ticaretine konu edilen veya kiralama ya da başka surette değerlendirilen taşınmazların satış kazancı ise istisnaya konu edilmeyecektir.”(13) şeklinde idari görüşünü açıklamıştır.
İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı’nın Özelgesi,
“İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, ... İcra ve İflas Müdürlüğünce yapılan açık artırmada ... Anonim Şirketine ait arsa ve üzerindeki fabrika binasını, fabrikaya ait tesis ve makineyle birlikte satın aldığınız, satın alınan arazinin ... Anonim Şirketi adına 1985 yılından evvel tescil edildiği ve satışın yapıldığı tarihe kadar aktifte bekletildiği belirtilerek iki yıldan daha fazla süreyle anılan şirketin aktifinde bulunan söz konusu taşınmaz ve makineler dolayısıyla KDV istisnasından yararlanıp yararlanamayacağınız hususunda Başkanlığımız görüşü sorulmaktadır.
.................
Buna göre, ... ana sözleşmesinde; şirketin faaliyet konuları arasında her türlü taşınmaz alım, satım, inşa ve kiralama faaliyetlerinin yer almaması ve şirket aktifinde en az iki tam yıl süre ile kayıtlı bulunması koşulu ile ... tarafından tarafınıza yapılan taşınmaz satışının KDV’den istisna olması mümkün bulunmaktadır. Ancak, fabrika içindeki müştemilat ve demirbaşın fabrikadan ayrı olarak değer tespiti yapılarak satılması halinde bunların bedeline genel oranda (% 18) KDV uygulanması gerekmektedir.”(14) şeklindedir.
İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı’nın bir Özelgesi’de,
“Anılan Tebliğ’in “5.6.2.3.4. Menkul kıymet veya taşınmaz ticareti ile uğraşılmaması” başlıklı bölümünde; menkul kıymet ve taşınmaz ticareti ve kiralanmasıyla uğraşan kurumların bu amaçla ellerinde bulundurdukları istisna kapsamındaki değerlerin satışından elde ettikleri kazançların istisna kapsamı dışında kaldığı, istisna uygulamasının esas itibarıyla bütün kurumlar için geçerli olduğu, ancak faaliyet konusu menkul kıymet veya taşınmaz ticareti veya kiralanması olan kurumların bu amaçla iktisap ettikleri ve ellerinde tuttukları kıymetlerin satışından elde ettikleri kazançlar için istisnadan yararlanmalarının mümkün olmadığı belirtilmiştir.
Ayrıca, aynı bölümde verilen 4. örnekte de, esas faaliyeti taşınmaz ticareti veya kiralaması olmayan bir şirketin, atıl olarak durmakta olan bir taşınmazını kiraya verdikten iki tam yıl sonra satması halinde taşınmazın elden çıkarılmasından doğan kazancın istisnadan yararlanmasının mümkün olduğu vurgulanmıştır.
Bu çerçevede, KVK’nın 5-1/e maddesindeki şartları taşıması kaydıyla, şirketiniz faaliyetlerinde kullanılmak amacıyla iktisap edilen, ancak zaruri sebeplerle bir süre atıl kaldıktan sonra kiraya verilen binanın satışından doğan kazancın % 75’lik kısmının KV’den istisna edilmesi mümkün bulunmaktadır.”(15) şeklindedir.
Konuya ilişkin olarak Ankara YMM Odası Mevzuat İzleme ve Değerlendirme Komisyonu 24.08.2016 tarih ve 2016/ 188-08 sayılı Kararı’nın; “3.3. Öneriler” başlıklı bölümünde;
“Şirket ana sözleşmelerinde inşaat işleri veya inşaat taahhüt işleri sözcüklerinin bulunması istisnanın uygulanmasına engel teşkil etmemelidir.
Şirketin ana sözleşmesine değil, esas faaliyetine, fiili duruma bakmak gerekir. Kanun’un amir hükmü de bu yöndedir. İdare mükellefin daha önce bu işleri tespit edebiliyorsa, sorun bulunmamaktadır. Aksi takdirde istisnadan yararlanmak isteyen mükelleften beyan alınmalıdır.”önerilerinde bulunmuştur.
İstisna uygulaması önemlidir. Kurumları taze finansman kaynaklarına kavuşturmak için uygulamanın teşviki yerinde olacaktır. Şirketler kuruluş sırasında faaliyet konularını geniş tutabilirler. Bunun için uygulamaya bakılmasında fayda vardır.
F- İSTİSNA UYGULAMASINDA ÖZELLİKLİ KONULAR
1- Taşınmazın Bağışlanması
60 no.lu KDV Sirkülerinin “3.4” ve KDV Genel Uygulama Tebliği’nin “II/F-4.16.1.” bölümlerinde; “İstisna, satış yoluyla gerçekleştirilen devir ve teslimlerde uygulanır. Bağış, hibe şeklinde yapılan devir ve teslimler istisna kapsamı dışındadır.” denilmektedir.
2- YMM Raporu Zorunlu Değil
İstisnadan yararlanmak için YMM raporu gerekmemektedir.
3- Satıştan Doğan Kazancın Sermayeye Eklenmesi Şart Değildir
Satıştan doğan kazancın sermayeye eklenmesi şartı aranılmamaktadır.
4- Satışın Zararlı Olması Hali
Gayrimenkul satışından zarar doğsa bile diğer şartların varlığı halinde istisnadan uygulanır.
5- Satış Şekli Önemli Değildir
60 no.lu KDV Sirküleri ve KDV Genel Uygulama Tebliği’nde yer alan örneklere göre, satışın kamulaştırma, müzayede suretiyle, açık artırma yoluyla veya kat karşılığı müteahhide teslim yoluyla gerçekleşmesi diğer gerekli şartların varlığı halinde istisnanın uygulanmasına engel teşkil etmez.
III- İKİ YILLIK SÜRENİN HESABINDA 6728 SAYILI KANUNLA YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER
KDV Kanunu’nun 17/4-r maddesine 6728 sayılı Yatırım Ortamının İyileştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına DairKanun’un 43. maddesiyle eklenen ve 09.08.2016 tarihinden itibaren yürürlüğe giren paragraf ile bu fıkranın (u) bendi kapsamında varlık kiralama şirketlerine ve (y) bendi kapsamında finansal kiralama şirketleri, katılım bankaları ile kalkınma ve yatırım bankalarına devredilen taşınmaz ve iştirak hisselerinin, kaynak kuruluş ve kiracı tarafından üçüncü kişilere satışına ilişkin en az iki tam yıl aktifte bulundurma süresinin hesabında, bu taşınmaz ve iştirak hisselerinin varlık kiralama şirketleri, finansal kiralama şirketleri, katılım bankaları ile kalkınma ve yatırım bankalarının aktifinde bulunduğu süreler de dikkate alınacağı hükme bağlanmıştır.
Bilindiği gibi, KDV Kanunu’nun 17/4-u bendi her türlü varlık ve hakkın, kaynak kuruluşlarca, kira sertifikası ihracı amacıyla ve sözleşme süresi sonunda geri alınması şartıyla varlık kiralama şirketlerine devri ile bu varlık ve hakların varlık kiralama şirketlerince kiralanması ve devralınan kuruma devri (y) bendi ise, sat-kirala-geri al diye nitelendirilen 21.11.2012 tarihli ve 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu kapsamında; finansal kiralama şirketleri, katılım bankaları ile kalkınma ve yatırım bankalarınca bizzat kiracıdan satın alınıp geriye kiralanan her türlü taşınır ve taşınmazlara uygulanmak üzere ve kiralamaya konu kıymetin mülkiyetinin sözleşme süresi sonunda kiracıya devredilecek olması koşulu ile kiralamaya konu taşınır ve taşınmazın kiralayana satılması, satan kişilere kiralanması ve devri ile ilgilidir.
İşletmelerin finansman imkanlarının artırılması amacıyla yapılan bu düzenlemelerin yerinde olduğunu belirtmemiz gerekir.


* YMM
(1) İstanbul VDB’nin, 23.01.2009 tarih ve 4.34.17.01.17/4-r.611 sayılı Özelgesi.
(2) İzmir VDB’nin, 23.06.2009 tarih ve KDV:02-2587/1476 sayılı Özelgesi.
(3) GİB’nın, 02.03.2012 tarih ve GİB.4.07.16.02 KDV ÖZG.2011.188-151 ve sayılı Özelgesi.
(4) Batman Defterdarlığı’nın, 23.08.2013 tarih ve 25410040-Gayrimenkul Devri-27 sayılı Özelgesi.
(5) İzmir VDB’nin, 21.06.2006 tarih ve KDV. 02.547/ 1714 sayılı Özelgesi.
(6) Tekirdağ VDB’nin, 01.10.2013 tarih ve 75497510-125[5-2013-18]-62 sayılı Özelgesi.
(7) İzmir VDB’nin, 26.01.2007 tarih ve 02-873/160 sayılı Özelgesi.
(8) Adana VDB’nin, 15.02.2008 tarih ve 4.01.16.02/226 sayılı Özelgesi.
(9) Bursa VDB’nin, 16.09.2009 tarih ve 4.16.16.02-300-09-1881 sayılı Özelgesi.
(10) GİB’nın, 06.03.2012 tarih ve 4.38.15.01-KDV-20-961-44 sayılı Özelgesi.
(11) Kayseri VDB’nin, 05.09.2011 tarih ve GİB.4.38.15.01-KV-20-185-102 sayılı Özelgesi.
(12) İstanbul VDB’nin, 23.02.2012 tarih ve GİB.4.34.16.01-KVK 5-703 sayılı Özelgesi.
(13) Erzurum VDB’nin, 25.06.2013 tarih ve 30094508-125[5-2013/1.13]-23 sayılı Özelgesi.
(14) İstanbul VDB’nin, 06.08.2013 tarih ve 39044742-KDV.28-1192 sayılı Özelgesi.
(15) İstanbul VDB’nin, 04.02.2016 tarih ve 62030549-125[5-2015/307]-9233 sayılı Özelgesi.
05.02.2018, 10:50,
#3
RE: GAYRİ MENKUL SATIŞLARININ VERGİ KANUNLARI KARŞISINDAKİ DURUMU
KDV İSTİSNASI
KDV UYGULAMA GENEL TEBLİĞ
İ

4.16. İki Tam Yıl Süreyle Sahip Olunan İştirak Hisseleri ve Taşınmazların Satışı

3065 sayılı Kanunun (17/4-r) maddesi uyarınca, kurumların aktifinde veya belediyeler ile il özel idarelerinin mülkiyetinde, en az iki tam yıl süreyle bulunan iştirak hisseleri ile taşınmazların satışı suretiyle gerçekleşen devir ve teslimler ile bankalara borçlu olanların ve kefillerinin borçlarına karşılık taşınmaz ve iştirak hisselerinin (müzayede mahallerinde yapılan satışlar dâhil) bankalara devir ve teslimleri KDV'den müstesna olup, istisna kapsamındaki kıymetlerin ticaretini yapan kurumların, bu amaçla aktiflerinde bulundurdukları taşınmaz ve iştirak hisselerinin teslimleri ise istisna kapsamı dışındadır.

Diğer taraftan madde hükmüne göre, istisna kapsamında teslim edilen kıymetlerin iktisabında yüklenilen ve teslimin yapıldığı döneme kadar indirim yoluyla giderilemeyen katma değer vergisi, teslimin yapıldığı hesap dönemine ilişkin gelir veya kurumlar vergisi matrahının tespitinde gider olarak dikkate alınır.

3065 sayılı Kanunun (17/4-r) maddesi uyarınca yapılan teslimlerle ilgili alış ve giderlere ait KDV’nin indiriminde ise aşağıdaki şekilde hareket edilir:

- İşlemin yapıldığı tarihe kadar indirim yoluyla telafi edilen kısım için herhangi bir düzeltme yapılması gerekmez.

- Satış tarihine kadar indirilemeyen kısım ise indirilecek KDV hesaplarından çıkarılarak “İlave Edilecek KDV” olarak beyan edilir ve teslimin yapıldığı hesap dönemine ilişkin gelir veya kurumlar vergisi matrahının tespitinde gider veya maliyet olarak dikkate alınır.

4.16.1. Taşınmaz Satışlarında İstisna Uygulaması

Satışa konu edilecek taşınmazlar (arsa, arazi, bina) ile iştirak hisselerinin satışında istisna uygulanabilmesi için kurumların aktiflerinde, belediyeler ile il özel idarelerinin mülkiyetinde asgari 2 tam yıl (730 gün) kayıtlı bulunmuş olması gerekmektedir.

İstisna kapsamındaki kıymetlerin ticaretini yapan (taşınmazların mutat olarak alım satımının yapılması veya kiraya verilmesi) kurumların, bu amaçla aktiflerinde bulundurdukları taşınmazların tesliminde istisna hükmü uygulanmaz.

İstisna, satış yoluyla gerçekleştirilen devir ve teslimlerde uygulanır. Bağış, hibe şeklinde yapılan devir ve teslimler istisna kapsamı dışındadır.

Konuyla ilgili örneklere aşağıda yer verilmiştir.

Örnek 1: Gayrimenkul kiralaması faaliyeti ile iştigal eden (M) Ltd. Şti. aktifinde iki tam yıl süre ile bulunan taşınmazı satışa çıkarmıştır.

Söz konusu satış işlemi şirket faaliyetlerinin yürütülmesine tahsis edilmiş bir taşınmaz olması kaydıyla 3065 sayılı Kanunun (17/4-r) maddesi kapsamında KDV’den istisnadır. Ancak taşınmazın şirket faaliyetlerinin yürütülmesine tahsis edilmiş bir taşınmaz olmayıp şirketin faaliyet konusu olan kiralamalarda kullanılan taşınmazlardan olması halinde, taşınmazın satışı genel hükümler çerçevesinde KDV’ye tabidir.

Örnek 2:Bilgisayar parçalarının alım-satım faaliyeti ile iştigal eden (A) firması, İzmir’de 2006/Temmuz ayında bir arsa satın almıştır.

Söz konusu arsa üzerinde 2007/Haziran ayında ofis ve depodan oluşan tek binanın inşaatına başlamış, 2011/Kasım ayında yapı kullanma izin belgesini almış, 14/12/2011 tarihinde tapuda cins tashihi yapılmıştır.

Tapuda cins tashihi yapılan binanın satış işleminin 3065 sayılı Kanunun (17/4-r) maddesi kapsamında KDV’den istisna tutulabilmesi için söz konusu binanın kurum adına tapuya tescil edilmiş olması yanında, en az iki tam yıl şirket aktifine kayıtlı olması gerekmekte olup, aktifte kayıtlı bulundurma süresinin başlangıç tarihi olarak da bütün bölümleri ile birlikte inşaatın tamamlanıp bina olarak aktife alındığı tarihin (14/12/2011) esas alınması gerekmektedir.

Örnek 3SadK) Şirketinin 15/10/2003 tarihinde satın almış olduğu 5.000 m2’lik arsanın (L) Belediyesince kamulaştırılması işlemi sonucu söz konusu arsa yerine 13/4/2009 tarihinde verilen 3.000 m2’lik başka bir arsa şirket tarafından satılacaktır.

Satışı yapılacak 3.000 m2’lik arsanın satışında (17/4-r) maddesindeki istisnadan yararlanılabilmesi için gereken “en az iki tam yıl süreyle aktifte bulunma” şartının tespitinde, kamulaştırılan taşınmazın iktisap tarihi esas alınacaktır.

Örnek 4:Tarım ürünleri ticareti ile iştigal eden (Ş) işletmesi aktifinde kayıtlı olan (A) Bankasından satın aldığı antreponun deposunu satışa çıkarmıştır.

Kanunun (17/4-r) maddesinde yer alan istisna kurumlar, belediyeler ve il özel idarelerine yönelik olup şahsi işletmelerin aktifinde kayıtlı taşınmazların satışında istisna uygulaması mümkün değildir.

Örnek 5SadP) Kooperatifine 9/7/1998 tarihinde tahsis edilen ancak üst birlik ile Hazine arasındaki ihtilaftan dolayı 4/5/2011 tarihinde Kooperatif adına tapuya tescil edilen arsanın satışı yapılacaktır.

Satışı yapılacak arsanın en az iki yıl aktifte kalma süresi hesaplanırken kooperatifin üst birlik tarafından tahsisin yapıldığı tarih (9/7/1998) esas alınacak ve bu satış işlemi 3065 sayılı Kanunun (17/4-r) maddesine göre KDV’den istisna olacaktır.

Örnek 6: İki tam yıldan fazla süredir (Z) şirketinin aktifinde yer alan arsa, bina, taşıtlar, makine ve teçhizatlardan ibaret üretim tesisinin komple tek bir bedelle satışı gerçekleştirilecektir.

3065 sayılı Kanunun (17/4-r) maddesindeki istisnaya konu olan taşınmazlar Türk Medeni Kanununda "Taşınmaz" olarak tanımlanan ve esas niteliği bakımından bir yerden başka bir yere taşınması mümkün olmayan, dolayısıyla yerinde sabit olan mallardır.

İki tam yıldan fazla bir süredir şirketin aktifinde yer alan arsa, fabrika binası ve mütemmim cüzlerinin birlikte tek bir bedelle satışı, 3065 sayılı Kanunun (17/4-r) maddesi uyarınca KDV’den istisna olacaktır.

Ancak, eklenti olarak kabul edilen demirbaş ve teçhizatın satılması halinde bunların bedeli üzerinden demirbaş ve teçhizatın tabi olduğu oranda KDV hesaplanacaktır.

Örnek 7: 5910 sayılı Kanun ile kurulan (A) Ticaret ve Sanayi Odasının mülkiyetinde bulunan, hizmet binası olarak kullandığı taşınmazın 5. ve 6. katlarının kapalı zarf usulü ile satışı yapılacaktır.

3065 sayılı Kanunun (17/4-r)maddesinde bahsi geçen "kurum" ibaresi, 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 1 inci maddesinde sayılan kurumlar vergisi mükelleflerini ifade etmektedir. Bu itibarla, Odanın hizmet binası olarak kullandığı taşınmazların müzayede yoluyla satışında, satışa konu taşınmazlar iki yıldan fazla süredir Odanın mülkiyetinde bulunsa dahi 3065 sayılı Kanunun (17/4-r) maddesi kapsamında istisna uygulanması mümkün bulunmamaktadır.

Örnek 8: (Y) şirketince 09/10/2008 tarihinde alınıp ilgili dönemde şirket aktifine kaydedilen 2.000 m2’lik arsa ile 11/11/2010 tarihinde alınıp ilgili dönemde şirket aktifine kaydedilen 450 m2’lik bitişik arsa tevhit edilmiş(tek tapuya dönüştürülmüş) ve satışasunulmuştur.

Taşınmazlar üzerinde tevhit yoluyla yapılan değişiklikler sonrasında yeni oluşan birimin tapuya tescil edilmesi ve daha sonra elden çıkarılmasında 3065 sayılı Kanunun (17/4-r)maddesinde düzenlenen istisnanın uygulanması bakımından tevhit tarihinin esas alınması gerekmektedir. Ancak her iki taşınmazın da tevhit öncesi iktisap tarihleri ispat edilebiliyorsa ve satış bedeli ayrıştırılabiliyorsa, iktisap tarihlerinin ayrı ayrı dikkate alınması ve bu suretle iki yıllık sürenin hesaplanması mümkündür.

Örnek 9: (Z) Kolektif şirketinin aktifinde kayıtlı ve bir akaryakıt şirketince akaryakıt istasyonu olarak kullanılan binaların, şirketin nev’i değiştirerek limited şirkete dönüşmesi sonrasında satışı yapılacaktır.

Söz konusu satış işleminde iki tam yıllık sürenin hesabında, bu binaların limited şirkete dönüşen kolektif şirketin bilançosunun aktifine kaydedildiği tarihin başlangıç tarihi olarak dikkate alınması gerekmektedir.

Örnek 10: Altından ve gümüşten mamul mücevherat imalatı ve satışı faaliyetinde bulunan (M) şirketi 2005 yılının Ağustos ayında finansal kiralama yoluyla satın aldığı ve ödemeleri halen devam eden aktifinde kayıtlı arsayı, 2010 yılı içerisinde kalan borç bakiyesini leasing şirketine ödeyerek şirket adına tapuya tescil ettirmiştir.

2005 yılında finansal kiralamaya konu edilen arsa, finansal kiralama süresi sonunda şirketin mülkiyetine geçerek aktife kaydolacağından ve şirket adına tapuda tescil işlemi 2010 yılında yapıldığından, 2010 yılındaki tescil tarihinden itibaren en az iki tam yılı geçmeden satılması halinde, 3065 sayılı Kanunun (17/4-r)maddesindeki istisna hükmünden yararlanılması mümkün değildir.

Örnek 11: (F) Bankasının borçlularından (A) Ltd. Şti.’ye ait taşıtın, icra yoluyla satışı yapılacaktır.

Taşınmaz olarak değerlendirilmeyen taşıtın satışının 3065 sayılı Kanunun (17/4-r)maddesi kapsamında değerlendirilmesi mümkün değildir.

Belediyeler ve il özel idarelerinin mülkiyetlerinde bulunan taşınmazların, iktisadi bir işletme oluşturmayacak, bir başka deyişle, bu kıymetlerin ticaretini yapma kapsamında değerlendirilmeyecek şekilde satışı, verginin konusuna girmemektedir.

Söz konusu taşınmazların açık arttırma suretiyle satışı ise bu satışın ticari kapsamda yapılıp yapılmadığına bakılmaksızın KDV’ye tabidir.

Ancak, bu durumda satışa konu taşınmazların (arsa, arazi, bina) belediyeler ile il özel idarelerinin mülkiyetinde asgari iki tam yıl (730 gün) bulunmuş olması kaydıyla satış işlemi KDV’den istisnadır. Aksi takdirde genel hükümler çerçevesinde KDV hesaplanır.

Belediyeler ve il özel idarelerinin mülkiyetinde bulunan taşınmazların ticari bir organizasyon çerçevesinde ve devamlılık arz edecek şekilde satışı, genel hükümler gereğince KDV’ye tabidir. Dolayısıyla satışa konu gayrimenkuller iki tam yıldan fazla süredir belediyeler ve il özel idarelerinin mülkiyetinde bulunsa dahi ticari bir organizasyon çerçevesinde ve devamlılık arz edecek şekilde yapılan bu satışlarda, KDV istisnası uygulanmaz.
10.04.2018, 08:24,
#4
RE: GAYRİ MENKUL SATIŞLARININ VERGİ KANUNLARI KARŞISINDAKİ DURUMU
Zekeriya Aslan
Yeminli Mali Müşavir
zekeriyaaslan@finansalymm.com


Fabrika Binası Satışında Hem İstisna Hem Yenileme Fonu Nasıl Uygulanabilir?
Halı, iplik, bitkisel yağ, çocuk bezi, makina ve mobilya imalatı yapan firmalarca son günlerde yoğun olarak sorulan bazı sorular da;
“A- Şirketin aktifinde kayıtlı fabrika binasının satılması halinde satıştan doğan kazancın %50'lik kısmının kurumlar vergisinden istisna edilmek üzere pasifte özel bir fon hesabına aktarılması, vergiye tabi %50'lik kısmının ise yeni alınacak bir fabrika binasının amortisman giderlerini karşılamak üzere "Yenileme Fonu" hesabına aktarılması suretiyle her iki Kanun maddesi hükmünden de yararlanılması mümkün mü?
B- Hem “Gayrimenkul Satış Kazancı İstisna” hem de “Yenileme Fonunun” birlikte uygulanmasının mümkün bulunması halinde muhasebe kayıtları nasıl yapılır?
Şeklindedir. Sözü edilen sorulara ilişkin açıklamalar İzmir Vergi Dairesinin anılan Özelgede yapılmış, özetle şöyledir:

A-Hem “Gayrimenkul Satış Kazancı İstisna” Hem “Yenileme Fonunun” Birlikte Uygulanması Mümkün mü?

1-Gayrimenkul Satış Kazancı İstisnası:

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun "İstisnalar" başlıklı 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi uyarınca kurumların, en az 2 tam yıl süreyle aktiflerinde yer alan taşınmazların satışından doğan kazançların % 50'lik kısmı Kurumlar Vergisinden istisnadır.
Bu istisna, satışın yapıldığı dönemde uygulanır ve satış kazancının istisnadan yararlanan kısmı satışın yapıldığı yılı izleyen 5.yılın sonuna kadar pasifte özel bir fon hesabında tutulur. Ancak satış bedelinin, satışın yapıldığı yılı izleyen 2.takvim yılının sonuna kadar tahsil edilmesi şarttır. Bu nedenle;
a-İstisnanın temel amacı, kurumların mali yapılarının güçlendirilmesidir.
b-Ekonomik açıdan firmalara ilave imkan sağlamayan işlemler istisna kapsamı dışında kalmaktadır.
c- Elden çıkarılan taşınmazlardan sağlanan likiditenin yine atıl hale dönüşmesine neden olacak şekilde fonksiyonel olarak benzer sabit kıymetlere aktarılmasına imkan bulunmamaktadır.

2-Yenileme Fonunu:

213 Sayılı Vergi Usul Kanununun 328 inci maddesi uyarınca amortismana tabi iktisadi kıymetlerin satılması halinde alınan bedel ile bunların envanter defterinde kayıtlı değerleri arasındaki fark kar ve zarar hesabına geçirilir. Satılan iktisadi kıymetlerin yenilenmesi, işin mahiyetine göre zaruri bulunur veya bu konuda işletmeyi idare edenlerce karar verilmiş ve teşebbüse geçilmiş olursa bu takdirde, satıştan doğan kâr, yenileme giderlerini karşılamak üzere, pasifte geçici bir hesapta azami 3 yıl süre ile tutulabilir. Her ne sebeple olursa olsun bu süre içinde kullanılmamış olan kârlar 3.yılın vergi matrahına eklenir.
Bu itibarla, şirkete ait fabrika binasının satışından elde edilecek kazancın;
1- 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 5-1/e maddesi uyarınca %50’lik kısmının istisnaya konu edilmesi,
2- İstisna dışında kalan %50'lik kısmının ise yeni bir fabrika binasının iktisap edilmesi amacıyla yenileme fonuna aktarılması,
Mümkün bulunmaktadır.

B-Hem “Gayrimenkul Satış Kazancı İstisna” Hem De “Yenileme Fonunun” Birlikte Uygulanması Haklinde Muhasebe Kayıtları:

Örnek:

İstanbul’da makine imalatı işiyle uğraşan (A) San.ve Tic.A.Ş.’nin bazı işlemleri şöyledir:
1- 01.01.2013 tarihinde üzerinde şirket merkezi binası yapılmak üzere 5.000.000.-TL bedelle bir arsa satın alınmıştır.
2-Arsa üzerinde 7.000.000.-TL inşaat gideri yapılarak bir bina yapılmış ve bu bina 30.06.2015 tarihinde tapuya tescil edilmiş, Yapı Kullanım İzni alınmış ve fiilen kullanılmaya başlanılmıştır.
3- Sözkonusu bina, finansman güçlüğünden dolayı 02.01.2018 tarihinde 20.000.000.-TL bedelle satılmıştır. Sözkonusu bedel, aynı tarihte banka yoluyla tahsil edilmiştir.
4- Gayrimenkul birikmiş amortisman tutarı 240.000.-TL’dir.
5-Fabrika binasının satış kazancının %50’sinin, proje çalışmalarına başlanılan ve şirket yönetimi tarafından da onaylanan yeni yatırım giderlerini karşılamak üzere 01.02.2018 tarihinde "Yenileme Fonu"hesabına aktarılmasına karar verilmiştir.
6- Şirketin, 2018 yılında gayrimenkul satışı dışında hiçbir faaliyeti bulunmamaktadır.

Gayrimenkul Satış Kazancı, İstisna ve Kurumlar Vergisi matrahı şöyle hesaplanır:
Satış ve Maliyet Bilgileri Tutar (TL)
Fabrika Binası Satış Tutarı 20.000.000
Birikmiş Amortismanlar 240.000
Fabrika Binası Maliyet Bedeli -12.000.000
Fabrika Biansı Satış Kazancı 8.240.000
Gayrimenkul Satış Kazancı İstisna Tutarı 4.120.000
Yenileme Fonu 4.120.000

Gayrimenkul satışı ile ilgili olarak aşağıdaki kayıtlar yapılmalıdır:

-------------------------------- 02.01.2018 -----------------------------------
102.BANKALAR 20.000.000
257.BİRİKMİŞ AMORTİSMANLAR 240.000

252.BİNALAR 12.000.000
679.DİĞER OLAĞANDIŞI GELİR VE KARLAR 8.240.000
Satış Kaydı
--------------------------------01.02.2018 --------------------------------
679.DİĞER OLAĞANDIŞI GELİR VE KARLAR 4.120.000

549.ÖZEL FONLAR 4.120.000
Yenileme Fonu
--------------------------------31.12.2018 ----------------------------------------
679.DİĞER OLAĞANDIŞI GELİR VE KARLAR 4.120.000

690.DÖNEM KAR VE ZARARI 4.120.000
--------------------------------31.12.2018 -----------------------------------------
690.DÖNEM KAR VE ZARAR 4.120.000

691.DÖNEM KAR VE ZARARI 824.000
692.DÖNEM KAR VE ZARAR 3.296.000
--------------------------------31.12.2018 -------------------------------------------
692.DÖNEM KAR VE ZARARI 3.296.000

590.DÖNEM NET KARI 3.296.000
--------------------------------------/---------- ------------------------------------------


--------------------------------01.01.2019 --------------------------------
590.DÖNEM NET KARI 3.296.000

570.GEÇMİŞ YIL KARLARI 3.296.000
--------------------------------01.01.2019 --------------------------------
570.GEÇMİŞ YIL KARLARI 4.120.000

549.ÖZEL FONLAR 4.120.000
Gayrimenkul Satış Kazancı İstisnası
---------------------------------------/----------------------------------------
Kaynaklar:
Özelge Tarihi ve Numarası Özelgeyi Veren Vergi Dairesi Başkanlığı
09.12.2011 - 716 İzmir Vergi Dairesi Başkanlığı

10.04.2018
Kaynak: http://www.MuhasebeTR.com
07.10.2021, 15:07,
#5
RE: GAYRİ MENKUL SATIŞLARININ VERGİ KANUNLARI KARŞISINDAKİ DURUMU
T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

Konya Vergi Dairesi Başkanlığı

Sayı: 31435689-125 - 40274- 12.05.2020

Konu :Şirket Aktifine Kayıtlı Olan ve Kiraya Verilmek Suretiyle Değerlendirilen Taşınmaz Satışının KDV ve KVK Yönünden Değerlendirilmesi.

İlgi: İlgide kayıtlı özelge talep formu ve eklerinin incelenmesinden; şirketinizin ana faaliyet konusunun motorlu kara taşıtlarına lpg sistemi montajı, bakım hizmeti ve satışı olduğundan bahisle, mevcut merkez adresiniz olan sanayi sitesinin taşınması ve yıkılması ile ilgili belediye tarafından yürütülen çalışmalar nedeniyle şirketinizin ana faaliyetinde kullanılmak üzere vadeli olarak … tarihinde bir işyeri binası satın alındığı, mevcut sanayi sitesinin taşınması süreci uzadığından merkez adresinde değişiklik yapılmasına gerek görülmediğinden satın alınan işyeri binasının … ay boyunca atıl durumda iken … tarihinde masraflarını karşılamak amacıyla kiraya verildiği, daha sonra satışa çıkarıldığı, bu satış işleminden doğacak zararın şirket kurum kazancından indirim konusu yapılıp yapılamayacağı ve düzenlenecek satış faturasında KDV istisnasından yararlanabilme konusunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

A) Kurumlar Vergisi Yönünden:

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının 7061 sayılı Kanunun 89 uncu maddesiyle değişik (e) bendinde; kurumların, en az iki tam yıl süreyle aktiflerinde yer alan iştirak hisseleri ile aynı süreyle sahip oldukları kurucu senetleri, intifa senetleri ve rüçhan haklarının satışından doğan kazançların %75'lik kısmı ile aynı süreyle aktiflerinde yer alan taşınmazların satışından doğan kazançların %50'lik kısmının anılan bentte sayılan şartlar dahilinde kurumlar vergisinden istisna olduğu hükme bağlanmıştır.


Aynı maddenin üçüncü fıkrasında ise iştirak hisseleri alımıyla ilgili finansman giderleri hariç olmak üzere, kurumların kurumlar vergisinden istisna edilen kazançlarına ilişkin giderlerinin veya istisna kapsamındaki faaliyetlerinden doğan zararlarının, istisna dışı kurum kazancından indirilmesinin kabul edilmeyeceği belirtilmiştir.


Diğer taraftan 1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin; "5.6.2.3.1. İki tam yıl süre ile aktifte bulundurulma" başlıklı bölümünde,

"İstisna uygulamasına konu olacak taşınmazlar ve iştirak hisseleri ile kurucu senetleri, intifa senetleri ve rüçhan haklarının en az iki tam yıl (730 gün) süreyle kurumun aktifinde yer alması, diğer bir ifadeyle kurumun bu değerlere iki tam yıl süreyle bilfiil sahip olması gerekmektedir.

..."

"5.6.2.3.4. Menkul kıymet veya taşınmaz ticareti ile uğraşılmaması" başlıklı bölümünde ise "Menkul kıymet veya taşınmaz ticareti ve kiralanmasıyla uğraşan kurumların bu amaçla ellerinde bulundurdukları istisna kapsamındaki değerlerin satışından elde ettikleri kazançlar istisna kapsamı dışındadır. İstisna uygulaması esas itibarıyla bütün kurumlar için geçerlidir. Ancak, faaliyet konusu menkul kıymet veya taşınmaz ticareti ve kiralanması olan kurumların bu amaçla iktisap ettikleri ve ellerinde tuttukları kıymetlerin satışından elde ettikleri kazançlar için istisnadan yararlanmaları mümkün değildir. Satışa konu edilen kıymetlerin iki tam yıl kurum aktifinde kayıtlı olması da durumu değiştirmeyecektir. Aynı durum, satmak üzere taşınmaz inşaatı ile uğraşan mükellefler açısından da geçerlidir. Ancak, taşınmaz ticareti ile uğraşan mükelleflerin faaliyetlerinin yürütülmesine tahsis ettikleri taşınmazların satışından elde ettikleri kazançlara istisna uygulanabilecek; taşınmaz ticaretine konu edilen veya kiralama ya da başka surette değerlendirilen taşınmazların satış kazancı ise istisnaya konu edilmeyecektir." açıklamalarına yer verilmiştir.

Özelge talep formunuzun tetkikinde, şirketiniz aktifinde yer alan bahse konu taşınmazın faaliyetlerinizin yürütülmesinde kullanılmadan bir süre kiralandıktan sonra satışa çıkarıldığı anlaşılmıştır.


Bu hüküm ve açıklamalara göre, şirketinizin ana faaliyetinde kullanılmak üzere satın alınan ancak muhtelif nedenlerle şirket faaliyetlerinde kullanılmaksızın … ay süreyle kiralama suretiyle değerlendirildikten sonra satılan söz konusu taşınmazın satışından elde edilen kazanç Kurumlar Vergisi Kanununun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendinde yer alan istisnaya konu edilemeyeceğinden, bu satış işleminden doğan zararın tamamının kurum kazancının tespitinde dikkate alınması mümkün bulunmaktadır.


B-Katma Değer Vergisi Yönünden:


3065 sayılı Katma Değer Vergisi (KDV) Kanununun;


-1/1 inci maddesinde, Türkiye'de ticarî, sınaî, ziraî faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin KDV ye tabi olduğu,

-17/4-r maddesinde, kurumların aktifinde en az iki tam yıl süreyle bulunan iştirak hisseleri ile taşınmazların satışı suretiyle gerçekleşen devir ve teslimler ile bankalara, finansal kiralama ve finansman şirketlerine borçlu olanların ve kefillerinin borçlarına karşılık taşınmaz ve iştirak hisselerinin (müzayede mahallerinde yapılan satışlar dahil) bankalara, finansal kiralama ve finansman şirketlerine devir ve teslimleri ile bu taşınmaz ve iştirak hisselerinin finansal kiralama ve finansman şirketlerince devir ve teslimlerin vergiden istisna olduğu,

-İstisna kapsamındaki kıymetlerin ticaretini yapan kurumların, bu amaçla aktiflerinde bulundurdukları taşınmaz ve iştirak hisselerinin teslimlerinin istisna kapsamı dışında olduğu hüküm altına alınmıştır.

KDV Genel Uygulama Tebliğinin (II/F-4.16.1.) bölümünde;


"Satışa konu edilecek taşınmazlar (arsa, arazi, bina) ile iştirak hisselerinin satışında istisna uygulanabilmesi için kurumların aktiflerinde asgari iki tam yıl (730 gün) kayıtlı bulunmuş olması gerekmektedir.

...

İstisna kapsamındaki kıymetlerin ticaretini yapan (taşınmazların mutat olarak alım satımının yapılması veya kiraya verilmesi) kurumların, bu amaçla aktiflerinde bulundurdukları taşınmazların tesliminde istisna hükmü uygulanmaz."

açıklaması yer almaktadır.

Buna göre, şirketiniz tarafından satın alınarak kiraya verilen işyeri, ticareti yapılmak maksadıyla aktifte bulundurulan taşınmaz olarak değerlendirileceğinden, ticari amaçla elde bulundurulan söz konusu taşınmazın tesliminde 3065 sayılı Kanunun 17/4-r maddesindeki istisna hükmünün uygulanması mümkün değildir.

Bilgi edinilmesini rica ederim.

(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.

(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.

(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.
07.10.2021, 16:02, (Bu konu en son: 07.10.2021, 16:03 Tarihinde, Saat: {2} düzenlenmiştir. Düzenleyen: Ahmet Barlak.)
#6
RE: GAYRİ MENKUL SATIŞLARININ VERGİ KANUNLARI KARŞISINDAKİ DURUMU
Taşınmazların 2 tam yıl süre ile şirket aktifinde bulundurulması ile ilgili sürenin tespiti

Tarih : 06.11.2017
Yayın Dönemi : Aralık 2018
T.C.

GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI

İZMİR VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI

Mükellef Hizmetleri KDV ve Diğer Vergiler Grup Müdürlüğü

Sayı: 21152195-35-02-114297

Tarih: 06.11.2017

Konu: Taşınmazların 2 tam yıl süre ile şirket aktifinde bulundurulması ile ilgili sürenin tespiti

İlgide kayıtlı özelge talep formunuzda, 26/02/2010 tarihinde Başbakanlık Toplu Konut İdaresi ile satış sözleşmesi imzalanan, 04/11/2010 tarihinde fatura karşılığı fiilen teslim alınan ve 2011 yılından itibaren şube işyeri olarak kullanılan ve 26/03/2015 tarihinde tapuda firmanız adına tescil edilen taşınmazın satışında Kurumlar Vergisi ve Katma Değer Vergisi istisnasından yararlanılabilmesi için iki tam yıl süreyle şirket aktifinde bulundurulmasına ilişkin olarak hangi tarihin baz alınacağı hususunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.

KURUMLAR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun istisnaları düzenleyen 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendinde, kurumların en az iki tam yıl süreyle aktiflerinde yer alan taşınmazlar ve iştirak hisseleri ile aynı süreyle sahip oldukları kurucu senetleri, intifa senetleri ve rüçhan haklarının satışından doğan kazançların %75'lik kısmının kurumlar vergisinden müstesna olduğu, bu istisnanın satışın yapıldığı dönemde uygulanacağı ve satış kazancının istisnadan yararlanan kısmının satışın yapıldığı yılı izleyen beşinci yılın sonuna kadar pasifte özel bir fon hesabında tutulmasının ve satış bedelinin satışın yapıldığı yılı izleyen ikinci takvim yılının sonuna kadar tahsil edilmesinin şart olduğu, bu sürede tahsil edilmeyen satış bedeline isabet eden istisna nedeniyle zamanında tahakkuk ettirilmeyen vergilerin ziyaa uğramış sayılacağı, aynı şekilde istisna edilen kazançtan beş yıl içinde sermayeye ilave dışında herhangi bir şekilde başka bir hesaba nakledilen veya işletmeden çekilen kısmına uygulanan istisna dolayısıyla zamanında tahakkuk ettirilmeyen vergilerin de ziyaa uğramış sayılacağı, menkul kıymet veya taşınmaz ticareti ve kiralanmasıyla uğraşan kurumların bu amaçla ellerinde bulundurdukları değerlerin satışından elde ettikleri kazançların istisna kapsamı dışında olduğu hükme bağlanmıştır.

Konuya ilişkin olarak 03/04/2007 tarih ve 26482 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 1 Seri No.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin "5.6. Taşınmazlar ve iştirak hisseleri ile kurucu senetleri, intifa senetleri ve rüçhan hakları satış kazancı istisnası" başlıklı kısmında ayrıntılı açıklamalara yer verilmiş olup "5.6.2.2.1. Taşınmazlar" alt başlığında;

"İstisnaya konu olan taşınmazlar, Türk Medeni Kanununda "Taşınmaz" olarak tanımlanan ve esas niteliği bakımından bir yerden başka bir yere taşınması mümkün olmayan, dolayısıyla yerinde sabit olan mallardır.

Bunlar Türk Medeni Kanununun 704 üncü maddesinde;

-Arazi,

-Tapu siciline ayrı sayfaya kaydedilen bağımsız ve sürekli haklar,

-Kat mülkiyeti kütüğüne kayıtlı bağımsız bölümler

olarak sayılmıştır.

Elden çıkarılacak taşınmazlardan doğacak kazancın, bu istisna uygulamasına konu olabilmesi için taşınmazın Türk Medeni Kanununun 705 inci maddesi gereğince kurum adına tapuya tescil edilmiş olması gerekmektedir. Bu nedenle, ilgili kurum adına tapuya tescili yapılmamış bir binanın satışından doğan kazanca bu istisna uygulanmayacaktır.

Fiiliyatta cins tashihinin kurum adına tapuya tescilinin yapılmasında çeşitli nedenlerle gecikmeler olabilmektedir. Bu gibi durumlarda, taşınmazın işletme aktifinde iki yıl süreyle bulunup bulunmadığının, tespitinde, işletmede iki yıldan fazla süreyle sahip olunarak fiilen kullanıldığının, yapı inşaatı ruhsatı, vergi dairesi tespiti veya resmi kurum kayıtlarından birisi ile tevsik edilebilmesi mümkün olabilecektir.

Örneğin; organize sanayi bölgeleri tarafından verilen tahsis belgesine istinaden veya çeşitli nedenlerle iki yıldan fazla süreyle fiilen kullanılan ancak, tapuda kurum adına henüz tescil edilmemiş bir taşınmazın tahsis belgesine dayanılarak veya zilyetliğin devri suretiyle satılması durumunda bir taşınmaz satışından bahsedilemeyeceğinden istisna uygulanmayacak, ancak, iki tam yıl kullanıldığı yukarıda yer alan açıklamalar çerçevesinde tevsik edilen taşınmazın tapuda kurum adına tescil edildikten sonra satılması halinde, satıştan elde edilen kazançlar bu istisna kapsamında değerlendirilecektir." açıklamalarına yer verilmiştir.

Buna göre, 26/02/2010 tarihinde Başbakanlık Toplu Konut İdaresi ile satış sözleşmesi imzalanan, 04/11/2010 tarihinde fatura karşılığı teslim alınan, 2011 yılından itibaren şube işyeri olarak fiilen kullanıldığı belirtilen ve 26/03/2015 tarihinde tapuda şirketiniz adına tescil edilen taşınmazın satışında Kurumlar Vergisi Kanununun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendinde yer alan istisnanın uygulanması açısından aktifte bulundurma süresinin tespitinde, doğruluğu teyit edilebilir belgelerle (teslim tutanağı, elektrik, su veya doğalgaz aboneliği vb. belgeler) tevsik edilmek kaydıyla söz konusu taşınmazın Başbakanlık Toplu Konut İdaresi tarafından kullanımınıza bırakıldığı tarih veya taşınmazın iki tam yıl kullanıldığının vergi dairesi tespiti veya resmi kurum kayıtlarından birisi ile tevsik edilmesi halinde taşınmazın fiilen işyeri olarak kullanılmaya başlandığı tarih esas alınabilecektir.

KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN

3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun;

-1/1 inci maddesinde, ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde Türkiye'de yapılan teslim ve hizmetlerin KDV ye tabi olduğu,

-2/1 inci maddesinde, teslimin bir mal üzerindeki tasarruf hakkının malik veya onun adına hareket edenlerce, alıcıya veya adına hareket edenlere devredilmesi olduğu,

-10/a maddesinde, vergiyi doğuran olayın, mal teslimi ve hizmet ifası hallerinde, malın teslimi veya hizmetin yapılması anında; 10/b maddesinde de, malın tesliminden veya hizmetin yapılmasından önce fatura veya benzeri belgeler verilmesi hallerinde, bu belgelerde gösterilen miktarla sınırlı olmak üzere fatura veya benzeri belgelerin düzenlenmesi ile vergiyi doğuran olayın meydana geldiği,

-17/4-r maddesinde (18/01/2017 tarih ve 6770 sayılı Kanunla değişik) kurumların aktifinde en az iki tam yıl süreyle bulunan iştirak hisseleri ile taşınmazların satışı suretiyle gerçekleşen devir ve teslimlerin KDV den istisna edildiği, istisna kapsamındaki kıymetlerin ticaretini yapan kurumların, bu amaçla aktiflerinde bulundurdukları taşınmaz ve iştirak hisselerinin teslimlerinin istisna kapsamı dışında olduğu,

hüküm altına alınmıştır.

03/02/2017 tarihli 10 Seri No'lu KDV Genel Uygulama Tebliği ile değişik KDV Genel Uygulama Tebliğinin "II/F-4.16.1 Taşınmaz Satışlarında İstisna Uygulaması" başlıklı bölümünde konuya ilişkin açıklamalara yer verilmiştir.

Buna göre, taşınmaz teslimlerinde mülkiyetin devri, taşınmazın tapuda alıcı adına tescil edilmesi suretiyle gerçekleşmekle birlikte, tapuya alıcı adına tescilin yapılmasından önce taşınmazın alıcının fiili kullanımına sunulması (fiili olarak teslim edilmesi) ve alıcı tarafından malik gibi kullanılmaya başlanması halinde, KDV uygulaması bakımından vergiyi doğuran olay taşınmazın alıcının fiili kullanımına bırakılması anında meydana gelmektedir.

Dolayısıyla, satışa konu taşınmazın Şirketiniz adına tapuda tescil edilip edilmediğine bakılmaksızın, KDV uygulaması bakımından vergiyi doğuran olay taşınmazların alıcının fiili kullanımına sunulması (teslim tutanağı, elektrik, su veya doğalgaz aboneliği vb. belgeler ile tevsik edilmek kaydıyla) ile gerçekleştiğinden, fiili kullanıma bırakılma tarihi itibariyle iki tam yıldan fazla süredir Şirketiniz aktifinde kayıtlı bulunan taşınmazın teslimi, Kanunun 17/4-r maddesi uyarınca KDV den istisna olacaktır.

Bilgi edinilmesini rica ederim.

(*) Bu Özelge 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 413.maddesine dayanılarak verilmiştir.
(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.
(***) Talebiniz üzerine tayin edilmiş olan bu özelgeye uygun işlem yapmanız hâlinde, bu fiilleriniz dolayısıyla vergi tarh edilmesi icap ederse, tarafınıza vergi cezası kesilmeyecek ve tarh edilen vergi için gecikme faizi hesaplanmayacaktır.
07.10.2021, 16:08,
#7
RE: GAYRİ MENKUL SATIŞLARININ VERGİ KANUNLARI KARŞISINDAKİ DURUMU
T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
BÜYÜK MÜKELLEFLER VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri Grup Müdürlüğü)
Sayı : 64597866-125[5-1 (e)-2015]-3507 24/02/2016
Konu : Aktifte kayıtlı bulunan taşınmazın leasing şirketine satılıp geri
kiralanmasından sonra sözleşme sonunda 3.kişilere tekrar satışında gayrimenkulün edinim tarihi olarak hangi tarihin dikkate alınacağı
İlgide kayıtlı özelge talep formunuz ve dilekçelerinizde, iki yıldan daha uzun süredir aktifinizde bulundurduğunuz binanın sat-kirala-geri al yöntemiyle finansal kiralama şirketine satılacağı belirtilerek sözleşme süresi sonunda geri alınacak binanın şirketinizce üçüncü bir kişiye satılması durumunda kurumlar vergisi ve katma değer vergisi istisnalarından faydalanması için taşınmazın edinim tarihi olarak hangi tarihin dikkate alınması gerektiği konusunda Başkanlığımız görüşü talep edilmektedir.
KURUMLAR VERGİSİ YÖNÜNDEN:
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendinde; kurumların, en az iki tam yıl süreyle aktiflerinde yer alan taşınmazların satışından doğan kazancın % 75'lik kısmı, anılan hükümdeki koşullara uyulmak şartıyla, kurumlar vergisinden istisna edilmiştir. Anılan bendin birinci paragrafında yer alan parantez içi hüküm, 6495 sayılı Kanunun 42 nci maddesi ile 02.08.2013 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere değiştirilmiş ve sat-kirala-geri al yöntemiyle yapılacak finansal kiralamalarda doğacak kazancın belirli şartlarla vergiden müstesna tutulması sağlanmıştır.
Anılan Kanunun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendinin 6495 sayılı Kanunun 42 nci maddesiyle değiştirilen parantez içi hükmünde;
"(Taşınmazların; kaynak kuruluşlarca, kira sertifikası ihracı amacıyla varlık kiralama şirketlerine satışı ile 21/11/2012 tarihli ve 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu kapsamında geri kiralama amacıyla ve sözleşme sonunda geri alınması şartıyla, finansal kiralama şirketlerine satışı ve varlık kiralama ile finansal kiralama şirketlerince taşınmazın devralındığı kuruma satışından doğan kazançlar için bu oran %100 olarak uygulanır ve bu taşınmazlar için en az iki tam yıl süreyle aktifte bulunma şartı aranmaz. Ancak söz konusu taşınmazların; kaynak kuruluş, kiracı veya sözleşmeden kaynaklanan yükümlülüklerin yerine getirilememesi hâli hariç olmak üzere, varlık kiralama veya finansal kiralama şirketi tarafından üçüncü kişi ve kurumlara satılması durumunda, bu taşınmazların kaynak kuruluşta veya kiracıdaki varlık kiralama veya finansal kiralama şirketine devirden önceki kayıtlı değeri ile anılan kurumlarda ayrılan toplam amortisman tutarı dikkate alınarak satışı gerçekleştiren kurum nezdinde vergilendirme yapılır)." düzenlemeleri yer almaktadır.
Konuya ilişkin ayrıntılı açıklamaların yer aldığı 1 seri no.lu Kurumlar Vergisi Genel Tebliğinin;
"5.6.2.2.1. Taşınmazlar" başlıklı bölümünde;
"
Elden çıkarılacak taşınmazlardan doğacak kazancın, bu istisna uygulamasına konu olabilmesi için taşınmazın Türk Medeni Kanununun 705 inci maddesi gereğince kurum adına tapuya tescil edilmiş olması gerekmektedir. Bu nedenle, ilgili kurum adına tapuya tescili yapılmamış bir binanın satışından doğan kazanca bu istisna uygulanmayacaktır.
Fiiliyatta cins tashihinin kurum adına tapuya tescilinin yapılmasında çeşitli nedenlerle gecikmeler olabilmektedir. Bu gibi durumlarda, taşınmazın işletme aktifinde iki yıl süreyle bulunup bulunmadığının, tespitinde, işletmede iki yıldan fazla süreyle sahip olunarak fiilen kullanıldığının, yapı inşaatı ruhsatı, vergi dairesi tespiti veya resmi kurum kayıtlarından birisi ile tevsik edilebilmesi mümkün olabilecektir.
Örneğin; organize sanayi bölgeleri tarafından verilen tahsis belgesine istinaden veya çeşitli nedenlerle iki yıldan fazla süreyle fiilen kullanılan ancak, tapuda kurum adına henüz tescil edilmemiş bir taşınmazın tahsis belgesine dayanılarak veya zilyetliğin devri suretiyle satılması durumunda bir taşınmaz satışından bahsedilemeyeceğinden istisna uygulanmayacak, ancak, iki tam yıl kullanıldığı yukarıda yer alan açıklamalar çerçevesinde tevsik edilen taşınmazın tapuda kurum adına tescil edildikten sonra satılması halinde, satıştan elde edilen kazançlar bu istisna kapsamında değerlendirilecektir.
"5.6.2.3.1. İki tam yıl süre ile aktifte bulundurulma" başlıklı bölümünde;
"İstisna uygulamasına konu olacak taşınmazlar ve iştirak hisseleri ile kurucu senetleri, intifa senetleri ve rüçhan haklarının en az iki tam yıl (730 gün ) süreyle kurumun aktifinde yer alması, diğer bir ifadeyle kurumun bu değerlere iki tam yıl süreyle bilfiil sahip olması gerekmektedir.
açıklamalarına yer verilmiştir.
Ayrıca, 6361 sayılı Finansal Kiralama Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanununun 18 inci maddesinde, finansal kiralama sözleşmesinin, kiralayanın, kiracının talebi ve seçimi üzerine üçüncü bir kişiden veya bizzat kiracıdan satın aldığı veya başka surette temin ettiği veya daha önce mülkiyetine geçirmiş bulunduğu bir malın zilyetliğini, her türlü faydayı sağlamak üzere kira bedeli karşılığında, kiracıya bırakmasını öngören sözleşme olduğu, 23 üncü maddesinde, finansal kiralama konusu malın mülkiyetinin kiralayana ait olduğu ancak taraflar sözleşmede, sözleşme süresi sonunda kiracının, malın mülkiyetini satın alma hakkını haiz olacağını kararlaştırabilecekleri hüküm altına alınmıştır.
Bunun yanında, Türk Medeni Kanununun "B. Taşınmaz mülkiyetinin kazanılması" alt başlığının altında yer alan "I. Tescil" başlıklı 705 inci maddesinde, taşınmaz mülkiyetinin kazanılmasının tescille olduğ; miras, mahkeme kararı, cebrî icra, işgal, kamulaştırma hâlleri ile kanunda öngörülen diğer hâllerde, mülkiyetin tescilden önce kazanılacağı ancak, bu hâllerde malikin tasarruf işlemleri yapabilmesinin, mülkiyetin tapu kütüğüne tescil edilmiş olmasına bağlı olduğu hükme bağlanmıştır.
Bu hüküm ve açıklamalara göre, şirketinizin aktifinde kayıtlı binanın sat-kirala-geri al yöntemiyle finansal kiralama şirketine devredilmesi ve daha sonra kira süresinin sonunda tekrar şirketinizce devralınması halinde, Kurumlar Vergisi Kanununun 5 inci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi uygulaması açısından iki yıllık sürenin hesabında, söz konusu binanın kira süresinin sonunda şirketiniz adına tapuda tekrar tescil edildiği tarih esas alınacaktır.
KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN:
3065 sayılı KDV Kanununun;
- 1 inci maddesinde, Türkiye'de ticari, sınai, zirai ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetler ile her türlü mal ve hizmet ithalatının KDV ye tabi olduğu,
-17/4-r maddesinde, kurumların aktifinde veya belediyeler ile il özel idarelerinin mülkiyetinde, en az iki tam yıl süreyle bulunan iştirak hisseleri ile taşınmazların satışı suretiyle gerçekleşen devir ve teslimler ile bankalara borçlu olanların ve kefillerinin borçlarına karşılık taşınmaz ve iştirak hisselerinin (müzayede mahallerinde yapılan satışlar dahil) bankalara devir ve teslimlerinin vergiden istisna olduğu,
İstisna kapsamındaki kıymetlerin ticaretini yapan kurumların, bu amaçla aktiflerinde bulundurdukları taşınmaz ve iştirak hisselerinin teslimlerinin ise istisna kapsamında yer almadığı,
İstisna kapsamında teslim edilen kıymetlerin iktisabında yüklenilen ve teslimin yapıldığı döneme kadar indirim yoluyla giderilemeyen katma değer vergisinin, teslimin yapıldığı hesap dönemine ilişkin gelir veya kurumlar vergisi matrahının tespitinde gider olarak dikkate alınacağı,
- 02.08.2013 tarihinde yürürlüğe giren 17/4-y maddesinde, 21/11/2012 tarihli ve 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu kapsamında; finansal kiralama şirketlerince bizzat kiracıdan satın alınıp geriye kiralanan taşınmazlara uygulanmak üzere ve kiralamaya konu taşınmazın mülkiyetinin sözleşme süresi sonunda kiracıya devredilecek olması koşulu ile kiralanmaya konu taşınmazların kiralayana satılması, satan kişilere kiralanması ve devrinin KDV den istisna olduğu,
hüküm altına alınmıştır.
Konuyla ilgili olarak 01.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinin II.F/4.16., 4.16.1., 4.21. bölümlerinde;
"4.16. İki Tam Yıl Süreyle Sahip Olunan İştirak Hisseleri ve Taşınmazların Satışı
3065 sayılı Kanunun (17/4-r) maddesi uyarınca, kurumların aktifinde veya belediyeler ile il özel idarelerinin mülkiyetinde, en az iki tam yıl süreyle bulunan iştirak hisseleri ile taşınmazların satışı suretiyle gerçekleşen devir ve teslimler ile bankalara borçlu olanların ve kefillerinin borçlarına karşılık taşınmaz ve iştirak hisselerinin (müzayede mahallerinde yapılan satışlar dâhil) bankalara devir ve teslimleri KDV'den müstesna olup, istisna kapsamındaki kıymetlerin ticaretini yapan kurumların, bu amaçla aktiflerinde bulundurdukları taşınmaz ve iştirak hisselerinin teslimleri ise istisna kapsamı dışındadır.
Diğer taraftan madde hükmüne göre, istisna kapsamında teslim edilen kıymetlerin iktisabında yüklenilen ve teslimin yapıldığı döneme kadar indirim yoluyla giderilemeyen katma değer vergisi, teslimin yapıldığı hesap dönemine ilişkin gelir veya kurumlar vergisi matrahının tespitinde gider olarak dikkate alınır.
3065 sayılı Kanunun (17/4-r) maddesi uyarınca yapılan teslimlerle ilgili alış ve giderlere ait KDV'nin indiriminde ise aşağıdaki şekilde hareket edilir:
- İşlemin yapıldığı tarihe kadar indirim yoluyla telafi edilen kısım için herhangi bir düzeltme yapılması gerekmez.
- Satış tarihine kadar indirilemeyen kısım ise indirilecek KDV hesaplarından çıkarılarak "İlave Edilecek KDV" olarak beyan edilir ve teslimin yapıldığı hesap dönemine ilişkin gelir veya kurumlar vergisi matrahının tespitinde gider veya maliyet olarak dikkate alınır.
4.16.1. Taşınmaz Satışlarında İstisna Uygulaması
Satışa konu edilecek taşınmazlar (arsa, arazi, bina) ile iştirak hisselerinin satışında istisna uygulanabilmesi için kurumların aktiflerinde, belediyeler ile il özel idarelerinin mülkiyetinde asgari 2 tam yıl (730 gün) kayıtlı bulunmuş olması gerekmektedir.
İstisna kapsamındaki kıymetlerin ticaretini yapan (taşınmazların mutat olarak alım satımının yapılması veya kiraya verilmesi) kurumların, bu amaçla aktiflerinde bulundurdukları taşınmazların tesliminde istisna hükmü uygulanmaz.
İstisna, satış yoluyla gerçekleştirilen devir ve teslimlerde uygulanır. Bağış, hibe şeklinde yapılan devir ve teslimler istisna kapsamı dışındadır.
4.21.Finansal Kiralama Şirketlerince Taşınmazların Bizzat Kiracıdan Satın Alınması, Satan Kişilere Kiralanması ve Kiralayana Satılması (Sat-Kirala-Geri Al) İşlemi
3065 sayılı Kanunun (17/4-y) maddesine göre, 21/11/2012 tarihli ve 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Kanunu kapsamında, finansal kiralama şirketlerince bizzat kiracıdan satın alınıp geri kiralanan taşınmazlara uygulanmak üzere ve kiralamaya konu taşınmazın mülkiyetinin sözleşme süresi sonunda kiracıya devredilecek olması koşulu ile kiralamaya konu taşınmazların kiralayana satılması, satan kişilere kiralanması ve devri işlemi KDV'den istisna edilmiştir.
Buna göre, finansal kiralama şirketlerinin 6361 sayılı Kanun kapsamında, bir taşınmazı sahibinden satın alıp bizzat sahibine geri kiralaması işlemine, söz konusu taşınmazın mülkiyetinin sözleşme süresi sonunda kiracıya devredilecek olması koşulu ile KDV istisnası uygulanır.
İstisna, kiralamaya konu taşınmazların satın alınması, satan kişilere kiralanması ve tekrar kiralayana satılması ve devri işlemlerinde uygulanacak olup, aynı sözleşme kapsamındaki işlemlerin ayrıştırılarak farklı uygulamalara tabi tutulması mümkün değildir.
Söz konusu istisna kısmi istisna kapsamında olup, finansal kiralama şirketine satılan taşınmazların iktisabında yüklenilen KDV'nin, 3065 sayılı Kanunun (30/a) maddesine göre düzeltilmesi gerekir." denilmektedir.
Buna göre, şirketiniz aktifine kayıtlı taşınmazın sat-kirala-geri al işlemine konu edilerek finansal kiralama şirketine satışında mülkiyet devredilmekte olup kiralama süresi bitiminde mülkiyetin geri dönüşü söz konusu olduğundan taşınmazın kiralama süresince şirketinizin aktifinde kayıtlı görülmesi mümkün bulunmamaktadır. Dolayısıyla istisna kapsamında satılıp kiralanan ve sözleşme süresi sonunda geri satın alınan taşınmazın şirketinizce üçüncü kişilere satışında Katma Değer Vergisi Kanunu 17/4-r maddesi kapsamında iki tam yıllık sürenin başlangıcı olarak taşınmazın kiralama süresi sonunda şirketiniz adına tapuda tescil tarihinin dikkate alınması gerekmektedir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.
(**) İnceleme, yargı ya da uzlaşmada olduğu halde bu konuya ilişkin olarak yanlış bilgi verilmiş ise bu özelge geçersizdir.


Konu ile Alakalı Benzer Konular
Konular Yazar Yorumlar Okunma Son Yorum
  Vergiye Uyumlu Mükelleflere %5 Vergi İndirimi Uygulanması Ahmet Barlak 1 7,214 25.09.2023, 17:39
Son Yorum: Ahmet Barlak
  Nakliyecilerin KDV Beyannamelerinin aylık ve üç aylık olma durumu Ahmet Barlak 0 588 05.09.2023, 11:07
Son Yorum: Ahmet Barlak
  BAŞVURU SÜRESİ GEÇTİKTEN SONRA MATRAH VE VERGİ ARTIRIMINDAN VAZGEÇİLEBİLİR Mİ? Ahmet Barlak 0 2,244 19.10.2021, 13:52
Son Yorum: Ahmet Barlak
  MÜKELLEFİN ÖLÜMÜ HALİNDE TİCARİ İŞLETMENİN DURUMU Ahmet Barlak 14 51,372 16.11.2019, 13:19
Son Yorum: Ahmet Barlak
  Vergi Hatalarında Düzeltme İşlemleri Ahmet Barlak 1 8,106 01.10.2019, 21:08
Son Yorum: Ahmet Barlak

Hızlı Menü:


Şu anda bu konuyu okuyanlar: 1 Ziyaretçi