ÇİFTE VERGİLENDİRMEYİ ÖNLEME ANLAŞMALARI ÖZELGELERİ

Konuyu Oyla:
  • Toplam: 0 Oy - Ortalama: 0
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5


Bu konuyu Sosyal Medyada Paylaşabilirsiniz: Facebook Twitter
ÇİFTE VERGİLENDİRMEYİ ÖNLEME ANLAŞMALARI ÖZELGELERİ
19.02.2024, 12:56,
#1
ÇİFTE VERGİLENDİRMEYİ ÖNLEME ANLAŞMALARI ÖZELGELERİ
ÇİFTE VERGİLENDİRMEYİ ÖNLEME ANLAŞMALARI ÖZELGELERİ

1 02.08.2016 39044742-130-105820
ABD'de mukim firmadan alınan reklam ve raporlama hizmetinin vergilendirilmesi ve tevkifat uygulaması

T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
İSTANBUL VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Katma Değer Vergisi Grup Müdürlüğü



Sayı : 39044742-130-105820 02/08/2016
Konu : ABD'de mukim firmadan alınan reklam ve raporlama hizmetinin vergilendirilmesi ve tevkifat uygulaması

İlgide kayıtlı özelge talep formu ve dilekçenin incelenmesinden, Amerika'da mukim firmadan internet üzerinden alınan reklam ve (http://twittercounter.com gibi sitelerde hangi tarihlerde ne kadar kullanıcı olduğu, hangi 'tweet'lerinizin daha çok 'retweet'lendiği gibi) aylık kullanım raporları hizmeti dolayısıyla ödenen tutarların ne şekilde vergilendirileceği ve tevkifat yapılıp yapılamayacağı hususunda bilgi talep edildiği anlaşılmakta konu hakkında Başkanlığımız görüşü aşağıda yer almaktadır.


KURUMLAR VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN


5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 3 üncü maddesinin ikinci fıkrasında; birinci maddede yazılı kurumlardan kanuni ve iş merkezlerinden her ikisi de Türkiye içinde bulunmayanların, yalnız Türkiye'de elde ettikleri kazançları üzerinden vergilendirileceği hükme bağlanmış, üçüncü fıkrasında ise dar mükellefiyet mevzuuna giren kurum kazancının hangi kazanç ve iratlardan oluştuğu belirtilmiştir. Anılan maddenin üçüncü fıkrasının (a) bendinde, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu hükümlerine uygun Türkiye'de bir işyeri olan veya daimi temsilci bulunduran yabancı kurumlar tarafından bu yerlerde veya bu temsilciler vasıtasıyla yapılan işlerden elde edilen ticari kazançların, dar mükellefiyet konusuna giren kurum kazancı olarak vergilendirileceği hükmüne yer verilmiştir. Aynı maddenin dördüncü fıkrasında da, bu maddede belirtilen kazanç veya iratlar ile gelir unsurlarının Türkiye'de elde edilmesi ve Türkiye'de daimi temsilci bulundurulması konularında 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun ilgili hükümlerinin uygulanacağı ifade edilmiştir.
Kurumlar Vergisi Kanununun 30 uncu maddesinin birinci fıkrasında, dar mükellefiyete tabi kurumların bu fıkranın bentlerinde yer alan kazanç ve iratları üzerinden, bu kazanç ve iratları avanslar da dâhil nakden veya hesaben ödeyen veya tahakkuk ettirenler tarafından %15 oranında kurumlar vergisi kesintisi yapılması öngörülmüş ve kesinti oranları 03.02.2009 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 2009/14593 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile belirlenmiştir. Ancak, anılan maddede ticari kazanç kapsamındaki ödemeler üzerinden tevkifat yapılmasına ilişkin herhangi bir hükme yer verilmemiştir. Aynı maddenin birinci fıkrasının (b) bendinde, serbest meslek kazançları için yapılacak ödemelerden petrol arama faaliyetleri dolayısıyla sağlanacak kazançlar için %5 ve diğerleri için % 20 oranında kesinti yapılacağı hüküm altına alınmıştır.


ÇİFTE VERGİLENDİRMEYİ ÖNLEME ANLAŞMALARI YÖNÜNDEN


31/12/1997 tarih ve 23217 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan "Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Amerika Birleşik Devletleri Hükümeti Arasında Gelir Üzerinden Alınan Vergilerde Çifte Vergilendirmeyi Önleme ve Vergi Kaçakçılığına Engel Olma Anlaşması"nın Ticari Kazançlara ilişkin 7 nci maddesi;
"1. Bir Akit Devlet teşebbüsüne ait kazanç, söz konusu teşebbüs diğer Akit Devlette yer alan bir işyeri vasıtasıyla ticari faaliyette bulunmadıkça, sadece ilk bahsedilen Devlette vergilendirilecektir. Eğer teşebbüs yukarıda bahsedilen şekilde ticari faaliyette bulunursa, teşebbüsün kazançları bu diğer Devlette, işyerine atfedilebilen miktarla sınırlı olmak üzere, vergilendirilebilir.
…" hükümlerini, Serbest Meslek Kazançlarına ilişkin 14 üncü maddesi ise;
"… 2. Akit Devletlerden birinin bir teşebbüsünün serbest meslek faaliyetleri veya benzer nitelikteki diğer faaliyetler dolayısıyla elde ettiği gelir, yalnız bu Devlette vergilendirilebilecektir. Bununla beraber, eğer bu hizmet veya faaliyetler diğer Devlette icra edilirse ve eğer:
a) Teşebbüs bu diğer Devlette hizmet ve faaliyetlerin icra edildiği bir işyerine sahip olursa; veya
b) Hizmet veya faaliyetlerin icra edildiği süre veya süreler, herhangi bir kesintisiz 12 aylık dönemde, 183 günü aşarsa
söz konusu gelir, bu diğer Akit Devlette de vergilendirilebilir.
Böyle bir durumda olayına göre, ya yalnızca söz konusu işyerine atfedilebilen gelir ya da yalnızca bu diğer Devlette icra edilen hizmet veya faaliyetlere atfedilebilen gelir, bu diğer Devlette vergilendirilebilir. Her iki durumda da Türkiye Cumhuriyeti, söz konusu gelir üzerinden tevkifat suretiyle vergi alabilir. Bununla beraber, söz konusu gelirin lehdarı, böyle bir vergiye tabi tutulduktan sonra söz konusu gelir dolayısıyla, sanki gelir bu diğer Devlette bulunan bir işyerine atfedilebilirmiş gibi, Anlaşmanın 7 nci maddesi hükümlerine göre, net esasında vergilendirilmeyi tercih edebilir." hükümlerini öngörmektedir. İşyerinin tanımı Anlaşmanın 5 inci maddesinde yapılmış olup, hangi hallerde diğer Devlette bir işyeri oluşacağı açıkça belirtilmiştir.
Buna göre, internet üzerinden reklam verme hizmetinin ticari faaliyet kapsamında değerlendirilmesi gerekmekte olup, ABD mukimi şirket Türkiye'de yer alan bir işyeri vasıtasıyla ticari faaliyette bulunmadıkça bu şirketin yalnızca ABD'de vergilendirilmesi gerekmektedir. Eğer ABD mukimi şirket Türkiye'de yer alan bir işyeri vasıtasıyla ticari faaliyette bulunursa Türkiye'nin, bu işyerine atfedilebilen miktarla sınırlı olmak üzere vergi alma hakkı bulunmaktadır. ABD mukimi şirketin internet ortamında reklam verme hizmetini Türkiye'de yer alan sunucular (server) aracılığıyla sunması durumunda da anılan şirketin Türkiye'de Anlaşmanın 5 inci maddesine göre bir işyeri oluştuğu kabul edilecektir.
Öte yandan, aylık kullanım raporlama hizmetinin serbest meslek faaliyeti kapsamında değerlendirilmesi gerekmekte olup, ABD mukimi şirketin serbest meslek faaliyetini Türkiye'de icra etmediği durumda veya faaliyetin Türkiye'de icra edildiği durumda icra süresi veya sürelerinin herhangi bir kesintisiz 12 aylık dönemde toplam 183 günü aşmadığı ya da faaliyetin Türkiye'de yer alan bir işyeri vasıtasıyla yürütülmediği durumlarda bu faaliyetlerden doğan kazancın yalnızca ABD'de vergilendirilmesi gerekmektedir.
ABD mukimi teşebbüslerin Türkiye'de icra edecekleri serbest meslek faaliyeti, bu teşebbüslerin personelleri vasıtasıyla Türkiye'de yapacakları serbest meslek faaliyetini ifade etmektedir. Faaliyetin Türkiye'de icra edilmesi durumunda, yaptıkları serbest meslek ödemeleri üzerinden vergi tevkifatı yapmak zorunda olan vergi sorumluları, tevkifat yükümlülüğünün doğduğu sırada, istihkak sahibi teşebbüsün faaliyet icrası amacıyla Türkiye'de herhangi bir kesintisiz 12 aylık dönemde toplam 183 günden fazla bir süre kalıp kalmama durumunu bilemeyeceğinden, söz konusu ödemeler üzerinden vergi tevkifatı yapmak zorundadırlar.
Kendilerine yapılan ödemelerden vergi tevkifatı yapılan teşebbüsler, Anlaşma hükümleri çerçevesinde bu ödemelerin Türkiye'de vergilendirilmemesinin gerektiği durumlarda, bizzat veya vekilleri vasıtasıyla, tevkif edilen vergilerin iadesi için ilgili vergi dairesine başvurabileceklerdir.
Anlaşma hükümlerinin iç mevzuata göre değişiklik getirdiği durumlarda, Anlaşma hükümlerinden yararlanabilmek için söz konusu ABD teşebbüsünün ABD'de tam mükellef olduğunun ve tüm dünya kazançları üzerinden bu ülkede vergilendirildiğinin ABD yetkili makamlarından alınacak bir belge ile kanıtlanması ve bu belgenin aslı ile birlikte Türkçe tercümesinin Noterce veya ABD'deki Türk Konsolosluklarınca tasdik edilen bir örneğinin vergi sorumlularına veya ilgili vergi dairesine ibraz edilmesi gerekmektedir. Mukimlik belgesinin ibraz edilememesi durumunda ise ilgili anlaşma hükümleri yerine iç mevzuat hükümlerimizin uygulanacağı tabiidir.


KATMA DEĞER VERGİSİ KANUNU YÖNÜNDEN


3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununun 1/1 inci maddesinde Türkiye'de ticari, sınai, zirai faaliyet ve serbest meslek faaliyeti çerçevesinde yapılan teslim ve hizmetlerin katma değer vergisine tabi olacağı hükme bağlanmıştır.
Aynı Kanunun 6/b maddesine göre hizmet ifalarında işlemin (hizmetin) Türkiye'de yapılmış sayılması için, hizmetin Türkiye'de yapılması veya hizmetten Türkiye'de faydalanılması gerekmektedir.
Yine aynı Kanunun 8 inci maddesinde, mal teslimi ve hizmet ifası hallerinde bu işi yapanların verginin mükellefi olduğu belirtildikten sonra 9/1 inci maddesinde, mükellefin Türkiye içinde ikametgâhının, işyerinin, kanuni merkezi ve iş merkezinin bulunmaması hallerinde ve gerekli görülen diğer hallerde Maliye Bakanlığı'nın vergi alacağının emniyet altına alınması amacıyla vergiye tabi işlemlere taraf olanları verginin ödenmesinden sorumlu tutabileceği hüküm altına alınmıştır.
26/04/2014 tarihli ve 28983 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinin (I/C) bölümünün ; "2.1.2.1. İkametgâhı, İşyeri, Kanuni Merkezi ve İş Merkezi Türkiye'de Bulunmayanlar Tarafından Yapılan İşlemler" başlıklı kısmında;
"3065 sayılı Kanunun 1 inci maddesine göre bir hizmetin KDV'nin konusuna girebilmesi için Türkiye'de ifa edilmesi gerekmektedir. Aynı Kanunun 6/b maddesinde ise Türkiye'de yapılan veya faydalanılan hizmetlerin Türkiye'de ifa edilmiş sayılacağı hükme bağlanmıştır.
Buna göre, ikametgâhı, işyeri, kanuni merkezi ve iş merkezi Türkiye'de bulunmayanların Türkiye'de yaptığı hizmetler ile bunların yurt dışında yaptığı ancak Türkiye'de faydalanılan hizmetler KDV'ye tabi olacaktır.
Bu gibi hizmet ifalarında mükellef, esas olarak hizmeti ifa eden olmakla birlikte, Türkiye'de ikametgâhı, işyeri, kanuni merkezi ve iş merkezi bulunmadığından, KDV'nin tamamı, hizmetten faydalanan yurt içindeki muhatap tarafından sorumlu sıfatıyla beyan edilip ödenecektir.
Hizmetin vergiden müstesna olması ve hizmetin yurt dışında yapılıp hizmetten yurt dışında faydalanılması halinde, mükellef veya sorumlu sıfatıyla KDV beyan edilmeyecektir.
KDV'nin sorumlu sıfatıyla beyan edilmesi için hizmetten Türkiye'de faydalanan muhatabın KDV mükellefi olması şart değildir. KDV mükellefiyeti bulunmayanlar da söz konusu hizmetler nedeniyle KDV tevkifatı yaparak 2 No.lu KDV Beyannamesi ile beyan etmek ve ödemek zorundadır." denilmiştir.
Buna göre, Şirketiniz tarafından yurt dışında yerleşik firmaya web sitesinde reklam hizmeti ve sosyal medya takip raporlama hizmetinin karşılığı yapılacak ödemelerin Türkiye'de faydalanılan hizmetlere ilişkin olması kaydıyla katma değer vergisine tabi olup, bu tutar üzerinden hesaplanan katma değer vergisinin sorumlu sıfatıyla Şirketiniz tarafından 2 No.lu KDV beyannamesi ile beyan edilip ödenmesi gerekmektedir. Bu şekilde beyan edilen verginin aynı dönem 1 No.lu KDV Beyannamesi ile indirim konusu yapılması da mümkündür.
Öte yandan, yurt dışından temin edilen hizmetten Türkiye'de faydalanılmaması halinde işlemlerin tamamen yurt dışında gerçekleşmesi söz konusu olacağından KDV'nin konusuna girmeyeceğinden KDV'ye tabi olmayacaktır.
Diğer taraftan, yurt dışındaki firmaya yapılan ödemelerin Türkiye'deki müşterilerinize herhangi bir bedel eklenmeksizin aynen yansıtılması işleminde KDV hesaplanmayacaktır. Ancak, ilaveten herhangi bir bedel alınması halinde ise bu bedel, Şirketinizce sunulan hizmetin karşılığını teşkil edeceğinden genel oranda KDV'ye tabi tutulacaktır.


Bilgi edinilmesini rica ederim.



2 19.02.2016 38418978-125[30-15/12]-7133
Almanya mukimi firmadan online alınan hizmetler nedeniyle gelir vergisi tevkifatı

T.C.
GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
ANKARA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Mükellef Hizmetleri Gelir Vergileri Grup Müdürlüğü



Sayı : 38418978-125[30-15/12]-7133 19/02/2016
Konu : Almanya mukimi firmadan online alınan hizmetler nedeniyle gelir vergisi tevkifatı


İlgide kayıtlı özelge talep formunda, Almanya mukimi şirketçe yurt dışından online bağlanarak şirket programları vasıtası ile sisteme taktığınız ve sahibi bulunduğunuz dozimetrelerin ölçüm ve kalibrasyonlarının yapıldığını, anılan firmanın Türkiye'de yalnızca şirketinizle iş yaptığını belirterek söz konusu hizmet nedeniyle firmaya yapılacak ödemelerden tevkifat yapılıp yapılmayacağı hususunda Başkanlığımız görüşü istenmektedir.
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 3 üncü maddesinin ikinci fıkrasında; Kanunun 1 inci maddesinde sayılan kurumlardan, kanuni ve iş merkezlerinin her ikisi de Türkiye'de bulunmayanların, dar mükellefiyet esasında sadece Türkiye'de elde ettikleri kazançlar üzerinden vergilendirileceği hükme bağlanmış, üçüncü fıkrasında dar mükellefiyette kurum kazancını oluşturan kazanç ve iratlar bentler halinde sayılmıştır.
Aynı Kanunun 30 uncu maddesinde, dar mükellefiyete tabi kurumların maddede sayılan kazanç ve iratları üzerinden, bu kazanç ve iratları avanslar da dahil olmak üzere nakden veya hesaben ödeyen veya tahakkuk ettirenler tarafından kurumlar vergisi kesintisi yapılacağı belirtilmiş olup, 12.01.2009 tarihli ve 2009/14593 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile serbest meslek kazançlarından yapılacak tevkifat oranı petrol arama faaliyeti dolayısıyla sağlanacak serbest meslek kazançlarından %5, diğer serbest meslek kazançlarından %20 olarak belirlenmiştir.
Diğer taraftan "Türkiye Cumhuriyeti ile Almanya Federal Cumhuriyeti Arasında Gelir Üzerinden Alınan Vergilerde Çifte Vergilendirmeyi ve Vergi Kaçakçılığını Önleme Anlaşması" 01.01.2011 tarihinden itibaren uygulanmak üzere 01.08.2012 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
Alman mukimi firmanın verdiği dozimetrelerin ölçüm ve kalibrasyonlarının yapılmasına ilişkin hizmetin Türkiye-Almanya Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşmasının birer örneği ekli "Ticari Kazançlar"ı düzenleyen 7 nci ve "İşyeri"ni düzenleyen 5 inci maddeleri kapsamında değerlendirilmesi gerekmektedir.
Anlaşmanın 7 nci maddesinin 1 inci fıkrası uyarınca, Almanya mukimi şirketin Türkiye'de, Anlaşmanın "İşyeri"ne ilişkin 5 inci maddesi kapsamında bir işyerine veya daimi temsilciye sahip olmaksızın elde edeceği gelirleri vergileme hakkı Almanya'ya aittir. Söz konusu gelirlerin Türkiye'de bulunan bir işyeri veya daimi temsilci vasıtasıyla elde edilmeleri durumunda ise bu işyerine veya daimi temsilciye atfedilen gelirlerle sınırlı olmak üzere vergileme hakkı Türkiye'ye ait olacaktır.
Anlaşmanın "İşyeri"ne ilişkin 5 inci maddesinin 5 inci fıkrasında daimi temsilcilik düzenlenmiştir. Bu fıkraya göre; bir kişi, bir Akit Devlette diğer Akit Devletin teşebbüsü adına hareket eder ve bu fıkra kapsamında belirtilen faaliyetleri temsil ettiği teşebbüs adına yürütürse bu durumda bu faaliyetler diğer Akit Devletin teşebbüsü için bir işyeri oluşturacaktır.
Aynı maddenin bağımsız temsilciliğe ilişkin 6 ncı fıkrasında ise, bir teşebbüsün bir Akit Devlette işlerinin yalnızca, kendi işlerini olağan şekilde devam ettiren bir simsar, bir genel komisyon acentası veya bağımsız statüde diğer herhangi bir acenta vasıtasıyla yürüttüğü için o Devlette bir işyerine sahip kabul olunmayacağı hükmü yer almaktadır.
Bu kapsamda bağımsız nitelikte bir temsilciden söz edilebilmesi için, temsilcinin hem hukuken hem de ekonomik olarak teşebbüsten bağımsız olması ve teşebbüs adına faaliyette bulunurken kendi işlerine olağan şekilde devam etmesi gerekmektedir. Bir temsilcinin müteşebbisten bağımsızlığı aynı zamanda onun müteşebbise karşı sorumluluklarının derecesine bağlıdır. Temsilci faaliyetlerini müteşebbisten aldığı emir ve talimatlar ile yürütüyor ise müteşebbisten bağımsız addedilmeyecektir. Bağımsız bir temsilci için diğer bir önemli kıstas ise temsilcinin faaliyetlerinin müteşebbisin etkin bir kontrolüne tabi olmaması ve temsilcinin faaliyetlerini tek bir işveren adına yürütmemesidir.
Ayrıca, daimi temsilciliğe ilişkin olarak düzenlenen anılan fıkra hükümlerinde yer alan "sözleşme akdetme yetkisi"nin dar çerçevede yorumlanmaması, temsilci ile teşebbüs arasında "bağımlılık" ilişkisinin göz önünde bulundurulması gerekmektedir. Bu çerçevede, Anlaşmanın temsilciliğe ilişkin hükümlerinin uygulanması bakımından, temsilcinin, teşebbüs adına herhangi bir sözleşme akdetme yetkisi olmasa dahi, sözleşmenin gerekli bütün ön şartlarını (müzakereler, fiyat/bedel pazarlığı vb.) yerine getirmesi, ticari faaliyetlerinin tamamını doğrudan veya dolaylı olarak teşebbüsün emir ve talimatları uyarınca gerçekleştirmesi veya temsilcinin teşebbüs namına gerçekleştirdiği faaliyetlerinin temsilcinin olağan faaliyetlerini aşacak bir nitelik arz etmesi gibi durumlarda, yurt dışında yerleşik teşebbüsün, temsilcinin bulunduğu ülkede bir işyerine sahip olduğunun kabul edilmesi gerekmektedir.
Bu hükümler uyarınca, Anlaşmanın 5 inci maddesinin daimi temsilciliğe ilişkin fıkrası kapsamında gerçek veya tüzel kişilerin, diğer akit devletin bir teşebbüsü namına hareket etmesi ve bu teşebbüs adına devamlı olarak sözleşme akdetme yetkisi kullanmaları durumunda, bu kişiler Anlaşmanın 6 ncı maddesinin bağımsız temsilciliğe ilişkin fıkrasında belirtilen bağımsız nitelikteki temsilciler kapsamında değerlendirilmeyecekler ve bu faaliyetler nedeniyle temsil ettikleri teşebbüsün bir işyerini oluşturacaklardır.
Yukarıdaki hüküm ve açıklamalar çerçevesinde, Almanya mukimi firmanın Türkiye'de işyeri olmaksızın online olarak verdiği hizmetler nedeniyle elde ettiği geliri Türkiye'nin vergileme hakkı bulunmayıp, söz konusu hizmet bedelleri üzerinden tevkifat yapılmayacaktır.
Anlaşma hükümlerinin iç mevzuata göre değişiklik getirdiği durumlarda, Anlaşma hükümlerinden yararlanabilmek için söz konusu Almanya firmasının Almanya'da tam mükellef olduğunun ve tüm dünya kazançları üzerinden bu ülkede vergilendirildiğinin Almanya yetkili makamlarından alınacak bir belge ile kanıtlanması ve bu belgenin aslı ile noterce veya Almanya'daki Türk Konsolosluklarınca tasdik edilen Türkçe tercümesinin vergi sorumlularına veya ilgili vergi dairesine ibraz edilmesi gerekmektedir. Mukimlik belgesinin ibraz edilememesi durumunda ise, ilgili Anlaşma hükümleri yerine iç mevzuat hükümlerimizin uygulanacağı tabiidir.
Bilgi edinilmesini rica ederim.



3 22.02.2016 62030549-120[75-2015/796]-14593
Almanya mukiminin Türkiye'deki bankalarda bulunan mevduat varlıklarının vergilendi

devamı için tıklayınız
DEVAMINA BU LİNKTEN ULAŞABİLİRSİNİZ


Konu ile Alakalı Benzer Konular
Konular Yazar Yorumlar Okunma Son Yorum
  ÇİFTE VERGİLENDİRMEYİ ÖNLEME ANLAŞMALARI ÖZELGELERİ 0 117 19.02.2024, 12:53
Son Yorum: Ahmet Barlak
  ÇİFTE VERGİLENDİRMEYİ ÖNLEME ANLAŞMALARI ÖZELGELERİ 0 112 19.02.2024, 12:52
Son Yorum: Ahmet Barlak
  ÇİFTE VERGİLENDİRMEYİ ÖNLEME ANLAŞMALARI ÖZELGELERİ 0 151 19.02.2024, 12:51
Son Yorum: Ahmet Barlak
  ÇİFTE VERGİLENDİRMEYİ ÖNLEME ANLAŞMALARI ÖZELGELERİ 0 102 19.02.2024, 12:51
Son Yorum: Ahmet Barlak
  ÇİFTE VERGİLENDİRMEYİ ÖNLEME ANLAŞMALARI ÖZELGELERİ 0 94
Son Yorum:

Hızlı Menü:


Şu anda bu konuyu okuyanlar: 1 Ziyaretçi